Abd Ypg’yi Terkediyor Mu?

ABD'nin Suriye'de uzun bir süreden beri desteklediği YPG'ye yönelik tutumununun değişikliğine uğrayabileceği yorumları yapılıyor. Washington Post gazetesinin tanınmış köşe yazarı David İgnatius, ABD'nin Ortadoğu'da savaştığı zamanlar "vekil" olarak kullandığı yerel güçleri işler zora girdiğinde terketme gibi "kötü bir alışkanlığı"nın olduğunu belirterek "korkarım ki bu sendrom yeniden oluyor" dedi.

David İgnatius, "'Baştan çıkarıp terketme " kalıbı bizim en az sevimli özekliklerimizden biridir. ABD'nin Ortadoğu'da güvenlilmemesinin nedenlerinin de biri. Irak, Mısır, Lübnan ve başka yerlerde bizim için risk alan insanlara sadık kalmıyoruz. Ve şimdi korkarım ki Suriye'de YPG olarak bilinen ve şimdiye kadar ABD'nin İslam Devletine karşı en iyi müttefiki olan milis grubu Türk ordusunun bombalanırken bu sendrom yeniden oluyor" diye yazdı.

"Maalesef, ABD ile ittifak kurmak Ortadoğu'da tehlikeli olabilir" ifadesini kullanan İngatius, Türkiye'nin geçen Perşembe günü savaş uçaklarının Suriye'nin kuzeyinde YPG'in kontrolündeki bölgelerde 18 hedefi vurduklarını söyledi. Türkler, YPG'nin Halep'in kuzeyindeki Afrin olarak bilinen bir bölgedeki savaşçılarına bağlanmasını engellemek istiyor. Türkler aynı zamanda YPG'nin ABD'nin planladığı gibi İslam Devleti'nin başkenti Rakka'nın kurtarılmasında lider rolünü onaymasını da engellemek istiyor" yorumunu yaptı.

-ABD-YPG İTTİFAKI ETNİK BİR FAY HATTI ÜZERİNDE TESİS EDİLDİ"-

İgnatius, bir Pentagon yetkilisinin Türk ordusunun YPG'ye yönelik baskınlarıa ilişkin "durmazsa eğer Rakka'ya ilişkin tüm planları etkisizleştirebilir" ifadelerini aktardıktan sonra "Kürt kaynaklarına bana ABD'nin Afrin konusundaki yalvarmalara yanıt vermediği için YPG'nin Rusya'ya çağrıda bulunduğunu söylediler" dedi. İgnatius "ABD ile YPG arasındaki ittifakın 2014 yılının sonlarında Kobani'nin kurtarılması sırasında tesis edildiğine" işaret edildiği yazıda şu görüşleri de dile getirdii:

"Obama Yönetimi, YPG'ye, Kobani zaferinin İslam Devleti'ne karşı muhabere alanında ilk büyük başarı olduğu için kucak açtı. Nihayet, ABD'nin savaşabilecek bir ortağı vardı. Ancak bu ittifak, etnik bir fay hattı üzerinde inşa edilmişti. Bu da Ağustos ayında YPG'nin hakim olduğu bir güç Türk sınırının güneyindeki Menbiç'i ele geçince kırıldı. Birkaç hafta sonra Türkler, Suriye'ye girerek YPG hedeflerine karşı baskınları başlattılar."

-"MENBİÇ TAARRUZUNDAN ÖNCE BİR SDG HEYETİ İNCİRLİK'E GETİRİLDİ"-

David İgnatius'a göre, ABD, "Türk-Kürt düşmanlığını idare etmeye çalıştı" ama başarısız oldu. Yazıda da ABD, "Menbiç taarruzunun Mayıs ayında başlamadan önce Türkiye'deki İncirlik Hava Üssü'ne, Suriye Demokratik Güclerinden bir heyeti getirdi. Ancak Türk-Kürt ayrışmalarını gidermeye yönelik bu çaba Türkiye'de Temmuz ayındaki başarısız darbe girişiminden sonra çöktü. SDG ile buluşan Türk generallerinin bazılarının halen darbe şüphelileri olarak hapiste oldukları söyleniyor."

Türkiye'nin "bölgesel hırslarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın darbe girişiminden sonra iktidarı sağlamlaştırırken kabardığı" yorumunu yapan İgnatius, Türk güçleri Suriye'de YPG'yi "taciz edip sınır bölgesini sağlamlaştırırken Irak ve ABD'nin uzak durması yönündeki uyarılarına rağmen Musul'un kurtarılmasında bir rol almak amacıyla Irak'ta da ilerliyor. Erdoğan, Halep ve Musul'dan eski Osmanlı bölgesel başkentleri gibi söz ediyor" ifadelerini de kullandı. (CN/ORH)