Adnan Oktar'ın Hayatını Kararttığı Kadınlar, Örgütün İç Yüzünü Anlattı

Adnan Oktar grubuna yönelik soruşturmada bazı mağdurlar 'gizli tanık' bazıları da açık kimlikleriyle ifade vererek şikayetçi oldu. Daha önceki soruşturmalarda da şikâyetçi olan ancak davaların zamanaşımından düşmesinden dolayı netice alamayan bazı mağdurlar da bu soruşturmada tekrar şikayetçi olarak örgütün iç yüzünü anlattı.

ÖRGÜTÜN İÇ YÜZÜNÜ ANLATTILAR

Daha önce 'gizli tanık' olarak ifade veren mağdurlardan biri örgütten ayrılmak isteyenlere Adnan Oktar'ın verdiği cezaları ve müştekilere nasıl baskı yapıldığını, yurtdışında şirketler kurularak örgütün nasıl yeniden yapılandırıldığını da anlattı: "Ayrılmak isteyen bazılarını Adnan Hoca cezalandırarak örgüt evlerine kapattı. Örgütten ayrılmak isteyenlere örnek gösterdi. Bu şekilde baskı altında tutarak evden evlerden ayrılmalarını engellemeye çalıştı. Adnan Hoca ve örgütün diğer yöneticileri tahliye olduktan sonra örgütü tekrar bir araya getirmeye başladılar. Tekrar yapılandılar. Müştekilere ve müdahillere baskı ve vaatlerde bulunarak şikayetlerinden vazgeçmelerini sağladılar. Yine 'Cariyeler', 'Bacılar' ve 'Kardeşler' grupları oluşturuldu. Örgün finans kaynağı için Kazakistan ve Rusya'da Pegasus ve İtalston isimli firmalar kuruldu. Adnan Hoca'nın temel hedefi lüks ve rehavete dayalı yaşamını devam ettirmek."

"ADNAN HOCA'NIN DEDİĞİNİ YAP"

Bir başka mağdur ise örgüte nasıl sokulduğunu ve bazı talepleri kabul etmeyince ikna için Adnan Oktar'ın yanına götürüldüğünü anlatıyor: "İki bayan ile tanıştım. Bu kişiler de beni reklam işi yapan bir biriyle tanıştırdılar. Zaman için bu kişi ile birlikte olmaya başladık. Bu kişi vasıtasıyla Adnan Oktar grubuna girdim. Gruptakilerle çeşitli şekillerde ilişkiye giriliyordu. İlişkiye girmek istemediğim için beni Adnan Hoca'nın yanına götürdüler. Adnan Oktar'ın söylediklerini yapmamı ve yaptığımda çok sevap kazanacağımı, cennet ile müjdeleneceğim şeklinde telkinde bulundular. Bu gruptan çıkmak için çok çalıştım. Beni ve benim gibi birçok insanı kandırdılar. Maddi ve manevi sömürdüler. Gayri ahlaki ilişkilere maruz bırakan, ellerinde resim ve görüntüler olduğunu söyleyerek tehdit ve şantajla grupta tutmaya çalışan, Mehdi olduğunu iddia eden Adnan Oktar isimli şahıstan şikâyetçiyim."

"RUHSAL DENGEM BOZULDU"

Bir başka mağdur da yaşadıklarını şöyle anlattı: "Biriyle tanışmıştım, iyi bir üniversitede okuyordu. Yakışıklıydı, ilgi alanlarımız ortak olmadığından dolayı etkilendim ve aşık oldum. Birkaç ay sonra Adnan Hoca cemaatinde olduğunu öğrendim. Harun Yahya adı ile yazılmış olan ve Adamlık Dini adlı bir kitabı okumam için bana verdi. Onu sevdiğim için ilişkimizin bitmesini istemiyordum. Cemaatin evine gidip gelmeye başladım. Bu grupta normal ilişki haram, ... ilişki ve ... ilişki serbest idi. Adnan Oktar ile tanıştım. Böylelikle cemaatin içine girdim. Beni kandırdılar. En güzel yıllarım hiçbir tutarlılığı olmayan idealler uğruna benden çalındı. Ruhsal dengem, aile bağlarım, sosyal hayatım bozuldu. Cinsel, maddi ve manevi olarak sömürüldüm." (Kaynak: Milliyet)