Antarktika Kıtasında Türkiye De Söz Sahibi Olabilir
İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, 28 ülkenin 100'den fazla araştırma üssünün bulunduğu Antarktika'yı yöneten ülke konumuna geçebilmesi için Türkiye'nin de kıtada araştırma yapması gerektiğini söyledi.
Japon Kutup Araştırmaları Enstitüsü'nün davetlisi olarak 4 ay boyunca Antarktika kıtasında araştırma yapan ve geçen yıl başarı madalyası alan Türk bilimadamı Prof. Dr. Bayram Öztürk, Türkiye'nin Antarktika anlaşmasını imzalamasına rağmen burada üssü bulunmayan ülkelerden olduğunu söyledi. Prof. Dr. Öztürk, denize kıyısı bulunmayan Çek Cumhuriyeti dahil, komşumuz Bulgaristan'ın bile araştırma üssünün bulunduğu Antarktika'yı, yöneten ülke konumuna geçebilmesi için Türkiye'nin de kıta da araştırma yapması gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Bayram Öztürk şu açıklamalarda bulundu;
"Antarktika Birleşmiş Milletler tarafından yönetilmiyor, Merkezi Arjanrin'de olan özel bir Sekreterya tarafından anlaşmayla yürütülüyor. Türkiye 1995 yılından itibaren bu anlaşmaya taraf. Fakat buna rağmen çok bir şey yapmadı. Çek Cumhuriyeti'nin de dahil olduğu 28 ülkenin, 101 araştırma üssünün bulunduğu kıtada Türkiye'nin üssü bulunmamakta. TBMM'ye Antarktika'yla ilgili anlaşmanın ek protokolü geldi. Türkiye bir an önce anlaşmanın ek protokolünü meclisten geçirerek üst kurmak için çalışmalara başlamalıdır. Türkiye'nin elinde teknik imkanlar var ve kapasitesi buna uygundur. Türkiye'den ekonomik, coğrafi ve bilimsel olarak küçük olan ülkeler bu işi yapmışlardır."
TÜRKİYE ANLAŞMADA VAR, FAALİYETTE YOK
Türkiye'nin, Antarktika'yı yöneten ülke durumuna gelmesi için burada araştırma yapması gerektiğini de belirten Prof. Öztürk, "Antarktika'yı yönetmek isteyen ülkelerin Antarktika antlaşmasının danışman ülkeler sınıfına girmesi gerektiğini söyledi. Türkiye bu haliyle gayri istişari yani kendisine bir şey sorulmayan bir konumda. Anlaşmayı imzaladı ancak herhangi bir faaliyette bulunmadı. Türkiye'nin de Antarktika'yı yöneten ülke konumuna geçebilmesi için araştırma üssü kurması lazım. Bunun için ise ciddi bir planlama, bütçe ve en önemlisi bilim insanı kadrosuna ihtiyacı var. Antaktika aynı zamanda bir dünya mirası ve korunması için Türkiye'nin de söz söylemesi gerekir" dedi.
ANTARTİKA KAYNAKLARINI KULLANMA YASAĞI 2048 YILINDA SON BULUYOR
Antarktika kıtasındaki kaynakların kullanımı için alınan yasak kararının 2048 yılında sona ereceğini de hatırlatan Prof. Öztürk, "Antarktika'da bir çok kaynak var. Maden ve mineral kaynaklarının yanı sıra kril denilen bir tür karidesi bulunmakta. Su kaynakları bulunmakta. Fakat bu kaynakları kullanmayla ilgili yasak 2048 yılında sona erecek. Türkiye'nin yapması gereken bu bölgede doğanın korunmasına yönelik evrensel araştırmalar yapmaktır. Evrensel standartlarda bilim yaparsanız bütün dünyada saygınlığınızı artırmış olursunuz. Bu aynı zamanda bir büyük ülke olma iddiasıdır" dedi.
TÜRK ÜNİVERSİTELERİ BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRECEK
2016 yılı içerisinde kıtaya tekrar gidileceğini belirten Prof. Dr. Öztürk, "Türkiye'nin kutup çalışmaları konusunda çalışmalar yürüten 7 üniversiteden akademisyenler ve TUBITAK, Antarktika'nın 50 millik bir alanında 15 gün araştırma ve inceleme yapacak. Bu sefer aynı zamanda Türk üniversitelerinin kıtaya birlikte ilk seferi olacaktır" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.