Fabri, Fernando Muslera'ya Rakip Oluyor!
Yayınlanma:
Beşiktaş'ın İspanyol kalecisi Fabri, Beşiktaş TV'ye özel açıklamalarda bulundu.
Beşiktaş'ın İspanyol kalecisi Fabri, Beşiktaş TV'ye özel açıklamalarda bulundu. BJK TV muhabiri Mert Közoğlu'na konuşan Fabri, şöyle konuştu;
Mert Közoğlu: "Kamp Günlüğü" programımızda bugünkü konuğumuz "Fabricio". Çok teşekkür ederim röportaj teklifimizi kabul ettiği için. İlk olarak kamp nasıl geçiyor? Oradan başlayalım.
Fabricio: Kampa İstanbul'da başladık. Buraya geldik. Yavaş yavaş antremanlardan keyif almaya başlıyoruz. Kısa bir aradan sonra hem futbolcu arkadaşlarımızla hem de çalışanlarla futbolu yeniden hissetmeye başladık. Birbirimizi özlemiştik. O anlamda özlem gideriyoruz.
Mert Közoğlu: Tabii şimdi kamp sezonunu da sorduk. Bir de geçtiğimiz sezonu da değerlendirelim istersen. Hani başarılı olduğumuz dönemler var. Görece başarısız olduğumuz dönemler var. Senin gözünde geçtiğimiz sezon nasıldı?
''ŞAMPİYONLAR LİGİ BAŞARILI, LİG TAM TERSİ''
Fabricio: Evet örnek olarak Şampiyonlar Ligi'nde iyi gitmemiz. Sonuçta, Bayern Münih gibi büyük bir takıma elenmemiz Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olduğumuzu gösteriyor. Ama ligde de bunun tam tersini, özellikle de alt sıradaki takımlara, küme düşen takımlara kaybettiğimiz puanlar. Ona rağmen ligin sonuna kadar iddiamızı sürdürdük. Ama ligin sonunda, son haftalarda şampiyonluğu kaybetmemiz ağzımızda acı tat bıraktı. Gerçekten canımız çok yandı.
Mert Közoğlu: Geçtiğimiz sezondan artık önümüze bakalım. Yeni hedefler var. Özellikle Beşiktaş ligte tabii ki şampiyonluğa oynayacak, ama Avrupa Ligi'nde de ciddi anlamda bir başarı isteği, hedef yükseltme var. Fabricio, nasıl bakar geleceğe?
''BEŞİKTAŞ'IN İSMİ KENDİ BAŞINA İDDİALI''
Fabricio: Tabii ki beklentiler,hedefler ortada. Beşiktaş zaten bir kupaya, bir lige başladığı zaman Beşiktaş'ın ismi kendi başına iddialıdır. Bizde bu iddiayı sürdürmek istiyoruz. Ligde maç maç bakacağız. Avrupa Ligi'nde de bir ön eleme etabı var. O ön elemeyi geçip, nereye kadar gidebileceğimizi görmek istiyoruz.
Mert Közoğlu: Yeniliklerden bahsetmişken, VAR sistemini soracağım. Video Yardımcı Hakem, bir kaleci gözüyle VAR sistemini bize anlatabilir misin? Nasıl bakıyorsun VAR sistemine?
Fabricio: Tabii ki geçen sene ofsayt pozisyonları vardı. Bizi kötü etkileyen aleyhimize çalınan düdükler vardı. Belki bir ofsayt ya da ne bileyim duran bir topta bir çekme bir itme pozisyonunda yardımcı olabilir. Dediğim gibi gol çizgisi teknolojisi yardımcı olabilir. Ama yeniden başa dönüceğim. Oyunun çok fazla durması oyunun hassasiyeti hissiyetini sekmeye uğratıyor, kayıp yaşatıyor.
Mert Közoğlu: Fabricio özellikle fitnessdan salondan çıkmayan bir insansın. Bunu kalecilik anlamında sana neler kattığını düşünüyorsun? Bu bir yaşam biçimi mi?
Fabricio: Evet kalecinin hayatı normal bir futbolcuya göre çok daha farklı. Hem saha içinde hem de saha dışında kalecinin özel spesifik antrenmanlara ihtiyacı var. Kuvvet olsun patlayıcı kuvvet olsun esneklik olsun bunların hepsi sahada çalışılarak kazanılmıyor. Ben de ufak yaşlardan itibaren kendi görüşüme göre dünyanın en iyi kaleci hocası olan Spoze Samp ile beraber çalıştım. Onun bir çalışma metodu var. İnandığı bir metod var. Ben de ona inandım ve o çizgide devam ediyorum çalışmalarıma. Ve kendimi bu şekilde sahada iyi hissediyorum.
Mert Közoğlu: Kalecilikten de bahsetmişken Utku'yu sormadan olmaz. Utku ve hem de Ersin'le beraber. Tabii Ersin'de antrenmanda takımla beraber. Bu iki oyuncu gelecekte Türkiye için önemli yerler de görülüyor. Sen nasıl bakıyorsun genç kalecilerimize?
Fabricio: Utku yetenekli bir kaleci. Hem fizik olarak hem yetenek olarak potansiyeli var. Ancak şuan tek eksiği sanki maç eksiği gibi duruyor. Eğer maç eksiğini de giderip tecrübe kazanırsa Türk futbolunda referans bir kaleci haline gelebilir. Aynı zaman da Ersin'de bizimle birlikte antrenmanlara çıkıyor. O da kalecilik anlamında kendini geliştiriyor, iyi gidiyor. O da aynı şekilde ilerleyen zamanlarda şans bulursa iyi bir kaleci olabilir.
Mert Közoğlu: Kaleci antrenöründen de bahsettik. Marjan Mrmic'i sormak istiyorum. Hırvatistan Miili takımıyla Dünya Kupası'nda iyi işler yapıyor, tıpkı Vida'yla birlikte. Marjan Mrmic ile çalışmak nasıl? Dünya Kupası'nda takımı artık zirveye doğru gitmeye de başladı. Ne dersin Marjan Mrmic hakkında?
Fabricio: İyi bir kaleci hocası. Zaten kendi milli takımında da büyük kalecilerle beraber çalışıyor. Günbegün, her gün idmanlardan keyif almaya çalışıyoruz biz de onunla beraber. Bizi en iyi şekilde hazırlıyor.
Mert Közoğlu: Tabii Dünya Kupası'nı sormuşken Ricardo Quaresma'nın trivelasını da sormadan olmaz. Mükemmel golü nasıl yorumlarsın bize? Pepe'nin Uruguay'a attığı bir gol var. Bu iki golü nasıl anlatır?
''QUARESMA'NIN O VURUŞLARININ ÖZELLİĞİ...''
Fabricio: Evet. Ricardo Quaresma'nın o vuruşlarda bir özelliği var. Çok kolay vuruyor. Normalde zor bir vuruş ama onun için çok kolay. Güzel bir gol attı. Pepe'de hava toplarında ne kadar güçlü olduğunu, ne kadar hakim olduğunu hava toplarında zaten hepimiz biliyoruz. Uruguay maçında, skora çok fazla katkısı olmasa da kaybetseler de sonuç olarak ikisi de iyi iş gördüler Dünya Kupası'nda.
Mert Közoğlu: Tabii triveladan bahsetmişken, bir kaleci gözüyle o şutun tutulması neden bu kadar zor? Bize anlatabilir misin?
Fabricio: Topuğuna aldığı falsoda hem dışarıdan hem üstten aşağıya doğru bir falso alıyor. Yani iki yönden de kalenin dışından içeri girdiği için top, eğer o vuruşu yapacağını önceden bilmiyorsanız tahmin etmiyorsanız, gerçekten sizin için kaleci olarak çok zor bir vuruş.
Mert Közoğlu: Kişisel hedefleri nedir Fabricio'nun? Yani hangi ligde oynak ister, hayalinde bir takım var mıdır? Nedir bunlar? Bunları öğrenmek isterim.
''REAL MADRID'E GİTMEK İSTERİM...''
Fabricio: Sağlığım yerinde aldığım, yaptığım işten gerçekten çok büyük bir zevk alıyorum. Bütün hedefim burada her gün kendimi geliştirmek ve daha iyi bir kaleci olmak, daha iyi bir insan olmak saha içi saha dışında. Onun dışında "Bir hayalin var mı?" diye sorarsanız herhangi bir özellikle bir lig söyleyemem. Ama Real Madrid, benim içi büyük bir takımdır. Hatta dünyanın en büyük takımı olduğunu düşünüyorum. Bu bir fantezi tabii ki. Ama bir gün Real Madrid'de oynamak isterim.
Mert Közoğlu: Biraz daha kişisel sorulara geleceğim. İkizleriniz var. Bütün yazı onlarla beraber geçirdin. Bu sorumluluk Fabricio'yu nasıl etkiliyor? Futbolculuk anlamında nasıl geliştiriyor?
Fabricio: Daha az uyumayı öğreniyorum şu anda onlarla beraber. İşin şakası bu ama, baba olmak çok güzel bir duygu hatta hayatımda başıma gelen en güzel şey diyebilirim. Tabii birden ikiz olunca bakımları da ona göre zor oluyor. Biri uyuyor biri uyanıyor biri yemek istiyor, diğeri o anda başka şeyler istiyor. Ama tabii ki onların büyüdüklerine tanık olmak onlarla beraber vakit geçirmek çok hoş.
Mert Közoğlu: Beşiktaş'ta oturduğunu biliyoruz. Oturduğun semtin takımında oynamak nasıl duygu?
Fabricio: Benim için tabii ki çok güzel. Antrenmanlarımız çok güzel oluyor. Sabahtan sokağa çıkmak, semt havasını almak, insanlarla beraber olmak, yani halktan birisi olarak kendimi hissetmek gerçekten çok güzel bir duygu. Normal bir hayatım var. Herkes gibi dışarıya çıkıp ekmek alıyorum. Sokakta insanlarla temasım oluyor. Çok mutlu hissetiyorum kendimi.
Mert Közoğlu: Hem İstanbul'da olabilir, hem Türkiye'de olabilir hem de Beşiktaş olabilir, ilginç bir olay bir farklılık var mı?
Fabricio: Özellikle gözüme çarpan hiçbir şey olmadı. Sokağa çıktığım zaman aldığım tepkiler çok güzel. Zaten Türk insanı çok sıcak kanlı çok yardımsever. Ben de biraz Türkçe konuşmaya çalışıyorum. O çabamı gördükleri zaman daha da fazla yardım ediyor ve hoşlarına gidiyor. sokakta aldığım tepkiler çok güzel.
''TRAFİK OLMASI NORMAL''
Mert Közoğlu: Mesela trafik söylenir biz de hep. İnsanların başına trafikte ilginç şeyler gelmiştir. Senin böyle bir anın var mı?
Fabricio: Tabii ki İstanbul 20 milyonun üstünde bir şehir. Trafik olması çok normal. Benim geldiğim günden bu yana baktığım zaman işte yeni yapılan alternatif tüneller olsun, köprüler olsun bayağı bir rahatlattı İstanbul trafiğini. Aslında ben toplu taşımayı kullanmak isterim ama halk içinde toplum içinde tanındığım zaman fotoğraflar için geldiği zaman biraz utanıyorum da. Bu tarz tepkilere çok alışık değilim İspanya'dan. Yanımda bazen arkadaşlarım oluyor, İspanya'dan gelen akrabalarım oluyor onların yanında böyle tepkiler alınca bu sefer utanıyorum, çekiniyorum. Herkes bir anda bakıyor. Bu yüzden dolayı toplu taşıma kullanamıyorum. Onun dışında gezerken dolaşırken farklı ülkelerde metro olsun otobüs olsun kullanmayı seviyorum.
''TEKLİF GELİRSE DÜŞÜNÜRÜM''
Mert Közoğlu: Son sorum Uruguay. Uruguay'ın geçmişinden bahsediliyor.Sosyal medyada olsun Uruguay ile bağlantısı nedir? Bize anlatabilir misin? Mesela sana ulaşmış bir teklif var mı?
Fabricio: Evet annem babam ikiside Uruguay'lı. Benim de Uruguay pasaportum var ama bugüne kadar bana gelmiş bir teklif yok. Bende haberlerden gördüm. Haberler de duydum sadece. Onun dışında resmi bir şey yok.
Mert Közoğlu: Peki böyle bir teklif gelse düşünür müsün, nasıl bakarsın?
Fabricio: Tabii ki düşünürüm.
Mert Közoğlu: "Kamp Günlüğü" programımızda bugünkü konuğumuz "Fabricio". Çok teşekkür ederim röportaj teklifimizi kabul ettiği için. İlk olarak kamp nasıl geçiyor? Oradan başlayalım.
Fabricio: Kampa İstanbul'da başladık. Buraya geldik. Yavaş yavaş antremanlardan keyif almaya başlıyoruz. Kısa bir aradan sonra hem futbolcu arkadaşlarımızla hem de çalışanlarla futbolu yeniden hissetmeye başladık. Birbirimizi özlemiştik. O anlamda özlem gideriyoruz.
Mert Közoğlu: Tabii şimdi kamp sezonunu da sorduk. Bir de geçtiğimiz sezonu da değerlendirelim istersen. Hani başarılı olduğumuz dönemler var. Görece başarısız olduğumuz dönemler var. Senin gözünde geçtiğimiz sezon nasıldı?
''ŞAMPİYONLAR LİGİ BAŞARILI, LİG TAM TERSİ''
Fabricio: Evet örnek olarak Şampiyonlar Ligi'nde iyi gitmemiz. Sonuçta, Bayern Münih gibi büyük bir takıma elenmemiz Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olduğumuzu gösteriyor. Ama ligde de bunun tam tersini, özellikle de alt sıradaki takımlara, küme düşen takımlara kaybettiğimiz puanlar. Ona rağmen ligin sonuna kadar iddiamızı sürdürdük. Ama ligin sonunda, son haftalarda şampiyonluğu kaybetmemiz ağzımızda acı tat bıraktı. Gerçekten canımız çok yandı.
Mert Közoğlu: Geçtiğimiz sezondan artık önümüze bakalım. Yeni hedefler var. Özellikle Beşiktaş ligte tabii ki şampiyonluğa oynayacak, ama Avrupa Ligi'nde de ciddi anlamda bir başarı isteği, hedef yükseltme var. Fabricio, nasıl bakar geleceğe?
''BEŞİKTAŞ'IN İSMİ KENDİ BAŞINA İDDİALI''
Fabricio: Tabii ki beklentiler,hedefler ortada. Beşiktaş zaten bir kupaya, bir lige başladığı zaman Beşiktaş'ın ismi kendi başına iddialıdır. Bizde bu iddiayı sürdürmek istiyoruz. Ligde maç maç bakacağız. Avrupa Ligi'nde de bir ön eleme etabı var. O ön elemeyi geçip, nereye kadar gidebileceğimizi görmek istiyoruz.
Mert Közoğlu: Yeniliklerden bahsetmişken, VAR sistemini soracağım. Video Yardımcı Hakem, bir kaleci gözüyle VAR sistemini bize anlatabilir misin? Nasıl bakıyorsun VAR sistemine?
Fabricio: Tabii ki geçen sene ofsayt pozisyonları vardı. Bizi kötü etkileyen aleyhimize çalınan düdükler vardı. Belki bir ofsayt ya da ne bileyim duran bir topta bir çekme bir itme pozisyonunda yardımcı olabilir. Dediğim gibi gol çizgisi teknolojisi yardımcı olabilir. Ama yeniden başa dönüceğim. Oyunun çok fazla durması oyunun hassasiyeti hissiyetini sekmeye uğratıyor, kayıp yaşatıyor.
Mert Közoğlu: Fabricio özellikle fitnessdan salondan çıkmayan bir insansın. Bunu kalecilik anlamında sana neler kattığını düşünüyorsun? Bu bir yaşam biçimi mi?
Fabricio: Evet kalecinin hayatı normal bir futbolcuya göre çok daha farklı. Hem saha içinde hem de saha dışında kalecinin özel spesifik antrenmanlara ihtiyacı var. Kuvvet olsun patlayıcı kuvvet olsun esneklik olsun bunların hepsi sahada çalışılarak kazanılmıyor. Ben de ufak yaşlardan itibaren kendi görüşüme göre dünyanın en iyi kaleci hocası olan Spoze Samp ile beraber çalıştım. Onun bir çalışma metodu var. İnandığı bir metod var. Ben de ona inandım ve o çizgide devam ediyorum çalışmalarıma. Ve kendimi bu şekilde sahada iyi hissediyorum.
Mert Közoğlu: Kalecilikten de bahsetmişken Utku'yu sormadan olmaz. Utku ve hem de Ersin'le beraber. Tabii Ersin'de antrenmanda takımla beraber. Bu iki oyuncu gelecekte Türkiye için önemli yerler de görülüyor. Sen nasıl bakıyorsun genç kalecilerimize?
Fabricio: Utku yetenekli bir kaleci. Hem fizik olarak hem yetenek olarak potansiyeli var. Ancak şuan tek eksiği sanki maç eksiği gibi duruyor. Eğer maç eksiğini de giderip tecrübe kazanırsa Türk futbolunda referans bir kaleci haline gelebilir. Aynı zaman da Ersin'de bizimle birlikte antrenmanlara çıkıyor. O da kalecilik anlamında kendini geliştiriyor, iyi gidiyor. O da aynı şekilde ilerleyen zamanlarda şans bulursa iyi bir kaleci olabilir.
Mert Közoğlu: Kaleci antrenöründen de bahsettik. Marjan Mrmic'i sormak istiyorum. Hırvatistan Miili takımıyla Dünya Kupası'nda iyi işler yapıyor, tıpkı Vida'yla birlikte. Marjan Mrmic ile çalışmak nasıl? Dünya Kupası'nda takımı artık zirveye doğru gitmeye de başladı. Ne dersin Marjan Mrmic hakkında?
Fabricio: İyi bir kaleci hocası. Zaten kendi milli takımında da büyük kalecilerle beraber çalışıyor. Günbegün, her gün idmanlardan keyif almaya çalışıyoruz biz de onunla beraber. Bizi en iyi şekilde hazırlıyor.
Mert Közoğlu: Tabii Dünya Kupası'nı sormuşken Ricardo Quaresma'nın trivelasını da sormadan olmaz. Mükemmel golü nasıl yorumlarsın bize? Pepe'nin Uruguay'a attığı bir gol var. Bu iki golü nasıl anlatır?
''QUARESMA'NIN O VURUŞLARININ ÖZELLİĞİ...''
Fabricio: Evet. Ricardo Quaresma'nın o vuruşlarda bir özelliği var. Çok kolay vuruyor. Normalde zor bir vuruş ama onun için çok kolay. Güzel bir gol attı. Pepe'de hava toplarında ne kadar güçlü olduğunu, ne kadar hakim olduğunu hava toplarında zaten hepimiz biliyoruz. Uruguay maçında, skora çok fazla katkısı olmasa da kaybetseler de sonuç olarak ikisi de iyi iş gördüler Dünya Kupası'nda.
Mert Közoğlu: Tabii triveladan bahsetmişken, bir kaleci gözüyle o şutun tutulması neden bu kadar zor? Bize anlatabilir misin?
Fabricio: Topuğuna aldığı falsoda hem dışarıdan hem üstten aşağıya doğru bir falso alıyor. Yani iki yönden de kalenin dışından içeri girdiği için top, eğer o vuruşu yapacağını önceden bilmiyorsanız tahmin etmiyorsanız, gerçekten sizin için kaleci olarak çok zor bir vuruş.
Mert Közoğlu: Kişisel hedefleri nedir Fabricio'nun? Yani hangi ligde oynak ister, hayalinde bir takım var mıdır? Nedir bunlar? Bunları öğrenmek isterim.
''REAL MADRID'E GİTMEK İSTERİM...''
Fabricio: Sağlığım yerinde aldığım, yaptığım işten gerçekten çok büyük bir zevk alıyorum. Bütün hedefim burada her gün kendimi geliştirmek ve daha iyi bir kaleci olmak, daha iyi bir insan olmak saha içi saha dışında. Onun dışında "Bir hayalin var mı?" diye sorarsanız herhangi bir özellikle bir lig söyleyemem. Ama Real Madrid, benim içi büyük bir takımdır. Hatta dünyanın en büyük takımı olduğunu düşünüyorum. Bu bir fantezi tabii ki. Ama bir gün Real Madrid'de oynamak isterim.
Mert Közoğlu: Biraz daha kişisel sorulara geleceğim. İkizleriniz var. Bütün yazı onlarla beraber geçirdin. Bu sorumluluk Fabricio'yu nasıl etkiliyor? Futbolculuk anlamında nasıl geliştiriyor?
Fabricio: Daha az uyumayı öğreniyorum şu anda onlarla beraber. İşin şakası bu ama, baba olmak çok güzel bir duygu hatta hayatımda başıma gelen en güzel şey diyebilirim. Tabii birden ikiz olunca bakımları da ona göre zor oluyor. Biri uyuyor biri uyanıyor biri yemek istiyor, diğeri o anda başka şeyler istiyor. Ama tabii ki onların büyüdüklerine tanık olmak onlarla beraber vakit geçirmek çok hoş.
Mert Közoğlu: Beşiktaş'ta oturduğunu biliyoruz. Oturduğun semtin takımında oynamak nasıl duygu?
Fabricio: Benim için tabii ki çok güzel. Antrenmanlarımız çok güzel oluyor. Sabahtan sokağa çıkmak, semt havasını almak, insanlarla beraber olmak, yani halktan birisi olarak kendimi hissetmek gerçekten çok güzel bir duygu. Normal bir hayatım var. Herkes gibi dışarıya çıkıp ekmek alıyorum. Sokakta insanlarla temasım oluyor. Çok mutlu hissetiyorum kendimi.
Mert Közoğlu: Hem İstanbul'da olabilir, hem Türkiye'de olabilir hem de Beşiktaş olabilir, ilginç bir olay bir farklılık var mı?
Fabricio: Özellikle gözüme çarpan hiçbir şey olmadı. Sokağa çıktığım zaman aldığım tepkiler çok güzel. Zaten Türk insanı çok sıcak kanlı çok yardımsever. Ben de biraz Türkçe konuşmaya çalışıyorum. O çabamı gördükleri zaman daha da fazla yardım ediyor ve hoşlarına gidiyor. sokakta aldığım tepkiler çok güzel.
''TRAFİK OLMASI NORMAL''
Mert Közoğlu: Mesela trafik söylenir biz de hep. İnsanların başına trafikte ilginç şeyler gelmiştir. Senin böyle bir anın var mı?
Fabricio: Tabii ki İstanbul 20 milyonun üstünde bir şehir. Trafik olması çok normal. Benim geldiğim günden bu yana baktığım zaman işte yeni yapılan alternatif tüneller olsun, köprüler olsun bayağı bir rahatlattı İstanbul trafiğini. Aslında ben toplu taşımayı kullanmak isterim ama halk içinde toplum içinde tanındığım zaman fotoğraflar için geldiği zaman biraz utanıyorum da. Bu tarz tepkilere çok alışık değilim İspanya'dan. Yanımda bazen arkadaşlarım oluyor, İspanya'dan gelen akrabalarım oluyor onların yanında böyle tepkiler alınca bu sefer utanıyorum, çekiniyorum. Herkes bir anda bakıyor. Bu yüzden dolayı toplu taşıma kullanamıyorum. Onun dışında gezerken dolaşırken farklı ülkelerde metro olsun otobüs olsun kullanmayı seviyorum.
''TEKLİF GELİRSE DÜŞÜNÜRÜM''
Mert Közoğlu: Son sorum Uruguay. Uruguay'ın geçmişinden bahsediliyor.Sosyal medyada olsun Uruguay ile bağlantısı nedir? Bize anlatabilir misin? Mesela sana ulaşmış bir teklif var mı?
Fabricio: Evet annem babam ikiside Uruguay'lı. Benim de Uruguay pasaportum var ama bugüne kadar bana gelmiş bir teklif yok. Bende haberlerden gördüm. Haberler de duydum sadece. Onun dışında resmi bir şey yok.
Mert Közoğlu: Peki böyle bir teklif gelse düşünür müsün, nasıl bakarsın?
Fabricio: Tabii ki düşünürüm.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.