Nigel De Jong, Igor Tudor Ile Ters Düştü
Yayınlanma:
Galatasaray'da Igor Tudor ile birlikte formayı unutan ve kadro dışı kaldıktan sonra devre arasında Mainz'a transfer olan Nigel de Jong, ayrılık süreci ile ilgili konuştu. Tudor'un, "Sneijder'i yönetim gönderdi" sözlerinin aksine Sneijder ile Galatasaray'dan ayrılmalarına Tudor'un nede.
Galatasaray'da Igor Tudor ile birlikte formayı unutan ve kadro dışı kaldıktan sonra devre arasında Mainz'a transfer olan Nigel de Jong, ayrılık süreci ile ilgili konuştu.
Tudor'un, "Sneijder'i yönetim gönderdi" sözlerinin aksine Sneijder ile Galatasaray'dan ayrılmalarına Tudor'un neden olduğunu kaydeden De Jong, "Şu anda her gün sahadayım ve maçlara çıkıyorum. Türkiye'de bunu özlemiştim. Wesley Sneijder ve iki oyuncuyla birlikte kadro dışı kalmıştım. Igor Tudor ile problemler yaşadık. Wesley ve ben, katılmadığımız bir şey olduğunda bunu söylemeye cüret eden karakterlerde oyuncularız. Bu hoşlarına gitmedi. Haftada 2-3 kez kick boks yaptım ve gençlerle idmana çıktım. 18 yaşında değilim, neredeyse 34 oldum. Fit kalmak için ekstra idmanlar yapmam lazımdı. Oynamadan kendini bunun için motive etmek zor. Şu anda Tudor Galatasaray'dan ayrıldı ve ben de Almanya'da mutluyum. Her şey olması gerektiği gibi gidiyor. Riekerink ile yarım sezon iyiydim, ta ki onun yerine Tudor gelene kadar" ifadelerini kullandı.
"VAN PERSIE İLE PEK GÖRÜŞMEDİM"
Van Persie ile pek görüşmediğini söyleyen tecrübeli oyuncu, "Yaptığım tercihlerden hiçbir zaman pişman olmadım. LA Galaxy ve Galatasaray'daki tecrübelerimi değerli görüyorum. İnsanlar ne düşünürse düşünsün, ben hep kendi yolunu çizen biri oldum. İstanbul çok güzel bir yer. Wesley Sneijder'i de çok severim. Robin van Persie'yi pek görmedim. Galatasaray ve Fenerbahçe'li oyuncular sokakta pek birlikte gözükemez. Eğer birlikte yemek yemek istiyorsanız, bir restorana gidip, fazla göz önünde yer almamalısınız" dedi.
"OĞLUM GALATASARAY'DA OYNUYOR"
Çocuğunun Galatasaray akademisinde olduğunu da belirten 34 yaşındaki futbolcu, "Eşim Winonah ve çocuklarım Kyan ile Isaura-Sienna hala İstanbul'da yaşıyor. Orada eğitimlerine devam ediyorlar. Kyan ayrıca Galatasaray'da oynuyor. Harika bir sol ayağı var, top kapmayı seviyor, tam bir canavar. Kızım da kick boks hayranı. Armut dibine düşermiş değil mi? İzin günüm olduğumda Türkiye'ye uçuyorum. " diye konuştu.
"YENİ JENERASYON HAZIRA KONUYOR"
Yeni jenerasyonun doymuş olduğunu ifade eden Nigel de Jong, "Benim jenerasyonum ile şu andaki genç nesil arasında fark var. Bugünlerde futbolcular her şeyin hazırına konuyor. Oysa ki kendini geliştirmeli ve ne olursa olsun, kazanmaya odaklanmalısın. İdman için, başarılı olmak için aç olmalı, bir sözleşme kazanmalısın. 15-20 yıl iyi düzeyde oynamalı ve sonra saygıyla ayrılmalısın. Şu anda bazı oyuncular var ki, 2-3 yıl oynuyorlar ve kazandıkları paradan memnun kalıp, gerisini ciddiye almıyorlar. Sadece yetenek bir şey ifade etmez. Soyunma odasında etrafına bakıp, 'Beni bu oyunculardan ayıran ne?' demelisin. Ben şanslıydım, Robben, Seedorf, Davids gibi oyuncularda da bu mantalite vardı. Pozisyonumda hep 1 numara olmak istedim." diyerek sözlerini noktaladı.
Galatasaray'da 2016 yazında gelen Nigel de Jong, devre arasında bedelsiz olarak gittiği Mainz'da 7 maçta 507 dakika süre aldı.
Tudor'un, "Sneijder'i yönetim gönderdi" sözlerinin aksine Sneijder ile Galatasaray'dan ayrılmalarına Tudor'un neden olduğunu kaydeden De Jong, "Şu anda her gün sahadayım ve maçlara çıkıyorum. Türkiye'de bunu özlemiştim. Wesley Sneijder ve iki oyuncuyla birlikte kadro dışı kalmıştım. Igor Tudor ile problemler yaşadık. Wesley ve ben, katılmadığımız bir şey olduğunda bunu söylemeye cüret eden karakterlerde oyuncularız. Bu hoşlarına gitmedi. Haftada 2-3 kez kick boks yaptım ve gençlerle idmana çıktım. 18 yaşında değilim, neredeyse 34 oldum. Fit kalmak için ekstra idmanlar yapmam lazımdı. Oynamadan kendini bunun için motive etmek zor. Şu anda Tudor Galatasaray'dan ayrıldı ve ben de Almanya'da mutluyum. Her şey olması gerektiği gibi gidiyor. Riekerink ile yarım sezon iyiydim, ta ki onun yerine Tudor gelene kadar" ifadelerini kullandı.
"VAN PERSIE İLE PEK GÖRÜŞMEDİM"
Van Persie ile pek görüşmediğini söyleyen tecrübeli oyuncu, "Yaptığım tercihlerden hiçbir zaman pişman olmadım. LA Galaxy ve Galatasaray'daki tecrübelerimi değerli görüyorum. İnsanlar ne düşünürse düşünsün, ben hep kendi yolunu çizen biri oldum. İstanbul çok güzel bir yer. Wesley Sneijder'i de çok severim. Robin van Persie'yi pek görmedim. Galatasaray ve Fenerbahçe'li oyuncular sokakta pek birlikte gözükemez. Eğer birlikte yemek yemek istiyorsanız, bir restorana gidip, fazla göz önünde yer almamalısınız" dedi.
"OĞLUM GALATASARAY'DA OYNUYOR"
Çocuğunun Galatasaray akademisinde olduğunu da belirten 34 yaşındaki futbolcu, "Eşim Winonah ve çocuklarım Kyan ile Isaura-Sienna hala İstanbul'da yaşıyor. Orada eğitimlerine devam ediyorlar. Kyan ayrıca Galatasaray'da oynuyor. Harika bir sol ayağı var, top kapmayı seviyor, tam bir canavar. Kızım da kick boks hayranı. Armut dibine düşermiş değil mi? İzin günüm olduğumda Türkiye'ye uçuyorum. " diye konuştu.
"YENİ JENERASYON HAZIRA KONUYOR"
Yeni jenerasyonun doymuş olduğunu ifade eden Nigel de Jong, "Benim jenerasyonum ile şu andaki genç nesil arasında fark var. Bugünlerde futbolcular her şeyin hazırına konuyor. Oysa ki kendini geliştirmeli ve ne olursa olsun, kazanmaya odaklanmalısın. İdman için, başarılı olmak için aç olmalı, bir sözleşme kazanmalısın. 15-20 yıl iyi düzeyde oynamalı ve sonra saygıyla ayrılmalısın. Şu anda bazı oyuncular var ki, 2-3 yıl oynuyorlar ve kazandıkları paradan memnun kalıp, gerisini ciddiye almıyorlar. Sadece yetenek bir şey ifade etmez. Soyunma odasında etrafına bakıp, 'Beni bu oyunculardan ayıran ne?' demelisin. Ben şanslıydım, Robben, Seedorf, Davids gibi oyuncularda da bu mantalite vardı. Pozisyonumda hep 1 numara olmak istedim." diyerek sözlerini noktaladı.
Galatasaray'da 2016 yazında gelen Nigel de Jong, devre arasında bedelsiz olarak gittiği Mainz'da 7 maçta 507 dakika süre aldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.