Ramazan'da Kalp Krizine Dikkat

Ramazan ayında, iftar ve sahur sonrasında daha çok kalp krizi görüldüğüne işaret ettiğini belirten Prof. Dr. Ergün Seyfeli, "Bizim ülkemizde de yapılan bir çalışmada Ramazan boyunca meydana gelen kalp krizlerinin diğer aylarla kıyaslandığında da az görüldüğü tespit edilmiştir. Fakat kalp krizinin yoğunlaştığı zaman aralıkları değişmektedir. Biz Ramazan ayındaki kalp krizlerini en çok iftar ya da sahurdan sonra görmekteyiz. Bunda da aslında insanların ağır yemek yemeleri ve eğer sigara içiyorsa aşırı sigara içmelerine bağlı damarlarda spazm ve pıhtılaşmaya bağlı kalp krizlerinin tetiklendiğini biliyoruz" diye konuştu.

Koroner kalp hastalarının, ilaçlarını düzenli kullanması ve aktivitelerini rahatlıkla yerine getirmesi durumunda oruç tutmalarında bir sakınca olmadığını kaydeden Prof. Dr. Ergün Seyfeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer hasta yakın zamanda kalp krizi geçirmişse, düzensiz hipertansiyonu olup birçok ilaç kullanmak zorunda kalıyorsa, ya da kalp yetmezliği olup da çoklu ilaç kullanıyorsa ve özellikle de şeker hastası ise oruç tutarken dikkatli olmaları, hatta oruç tutmamaları gerekmektedir. Özellikle son yıllarda Ramazanın yaz aylarına denk gelmesi ve uzun süre aç kalınmasından dolayı bu hastalar özellikle risk altındadır. Bu hastaların oruç tutmadan önce mutlaka kardiyoloji kontrollerini yaptırmaları gerekmektedir. Kalp yetmezliği hastalarının idrar sökücü ilaçlarını almaları gerekir. Özellikle aşırı kullanılan idrar söktürücülerle birlikte hastalarda mineral, su kayıpları neticesinde tansiyon düşüklüğü, halsizlik, yorgunluk, bazen pıhtılaşma bozukluğu hatta koma ve ölüme kadar ilerleyen durumlarla karşılaşılabilir. Bilinen kalp hastalığı olan kişilerin oruç tutmadan önce mutlaka kardiyolojik muayenelerini yaptırmaları gerekir."

Oruç tutan kalp hastalarının 11.00 ile 16.00 arasında dışarı çıkmamaları gerektiğini de vurgulayan Prof. Dr. Ergün Seyfeli, "Fiziksel aktivitelerini kısıtlamalarını öneriyoruz. Özellikle yaz dönemlerinde yapılan fiziksel egzersizlerde terle insanlar su ve mineral kaybı yaşamaktadır. Bu nedenle bu hastaların mutlaka kapalı ortamlarda, klimalı yerlerde, yaylalarda Ramazan ayını geçirmelerinde fayda vardır" dedi.

Prof. Dr. Ergün Seyfeli, "İftar sonrası özellikle yağlı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmalarını öneriyoruz. İftarda hafif olan çorbalar ve mümkünse biraz daha kahvaltı ağırlıklı yemeklerle başlayıp 15 dakika dinlendikten sonra ana öğüne geçmelerini öneriyoruz. Kalp hastalarının hamurlu olan tatlılardan uzak durmaları gerekiyor. Sütlü tatlılar ya da meyve tatlılarından faydalanabilirler" ifadelerini kullandı.