Üniversiteli Tuğçe'yi Karnından Bıçaklayan Erkek Arkadaşından Garip Savunma!
Muğla'da, kendisi gibi üniversite öğrencisi kız arkadaşı Tuğçe K.'yi (23) 'kıskançlık' yüzünden çıkan tartışmada, karnından bıçakla yaralayıp, dalağını kaybetmesine neden olan tutuklu sanık Hüseyin Güney'in (27) yargılanmasına başlandı. Duruşmada olayı anlatan Güney, "Elimdeki bıçağın Tuğçe'ye denk geldiğini fark etmedim" derken, Tuğçe K. ise "Elini cebine attı. 'Al bunu, ya sen kendini öldür ya da ben kendimi öldüreceğim' dedi. Karın bölgemin üst tarafından kan aktığını gördüm" dedi.
TARTIŞMA BÜYÜYÜNCE BIÇAĞA SARILDI
Olay, temmuz ayında, Menteşe ilçesine bağlı Kötekli Mahallesi'nde meydana geldi. Saat 03.30 sıralarında yürüyüş yapan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Meslek Yüksekokulu öğrencisi Hüseyin Güney ile Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü öğrencisi kız arkadaşı Tuğçe K. arasında, iddiaya göre, 'kıskançlık' nedeniyle tartışma çıktı. Tartışma, kısa sürede büyüyüp, kavgaya dönüşürken Hüseyin Güney, üzerinde taşıdığı bıçağı çıkarıp, Tuğçe K.'nin karnına sapladı. Yaralanan Tuğçe K., kanlar içinde yerde kaldı. İhbar üzerine, olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Tuğçe K., ilk yapılan müdahalenin ardından ambulansla Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ameliyat edilen Tuğçe K.'nin dalağı alındı. Olay sonrası gözaltına alınan Hüseyin Güney, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
8 YIL HAPİS İSTEMİYLE DAVA AÇILDI
Tutuklu sanık Hüseyin Güney hakkında, Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'vasıflı bıçakla yaralama' suçundan 8 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Tuğçe K.'nin yakınları ise davanın ağır ceza mahkemesinde değil de asliye ceza mahkemesinde görülmesine tepki gösterdi.
"EVLENME TEKLİFİ EDECEKTİM"
Davanın ilk duruşması görülürken, okulundan kaydı silinen sanık Hüseyin Güney ile mağdur Tuğçe K. ve avukatlar, ilk celsede mahkemede hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından olayı anlatan tutuklu sanık Hüseyin Güney, "Ramazan ve Kurban bayramları arasında sünnet olduğu için bıçak taşıyordum; ancak cebimdeki bıçağı hiç çıkarmadım. Aramızda laf dalaşı devam ediyordu. 'Aldattıysam ne oldu? Sen de zamanında yapmışısındır, affet' dedi. Ben de ortak arkadaşımız olan Ebru için 'Yanına, konuşmaya gidiyorum' dedim. İzin vermeyince oradan uzaklaşmak için bıçağı cebimden çıkardım. Bir anda ne olduğunu anlamadım. Elimdeki bıçağın Tuğçe'ye denk geldiğini fark etmedim" diye konuştu.
Birkaç adım yürüdüklerini, bu arada ambulansı aradığını öne süren Güney, "Sürekli kendisini affetmemi istedi. Bu olay olmasaydı 1 hafta sonra evlenme teklifi edecektim" dedi.
"YA SEN KENDİNİ ÖLDÜR YA DA BEN KENDİMİ ÖLDÜRECEĞİM" DEMİŞ
Tuğçe K. ise mahkemede verdiği ifadede, olayı şöyle anlattı: "Olay günü arkadaşlarımızla parkta otuyorduk. Bir ara sanık, arkadaşımın biriyle markete alışveriş yapmaya gitti. Arkadaşım döndü, Hüseyin Güney'in nerede olduğunu sordum. 'Yolda bir kızla karşılaştı, onunla konuşuyor' dedi. 15 dakika sonra geldi. Sıkıntılı bir vaziyetteydi. Ne olduğunu sorduğumda, bana 'Ebru ile karşılaştık, evin eşyalarının kaybolması üzerine konuştuk' dedi. Bir süre sonra yanımızda oturan arkadaşlarımız evlerine gitti. Israrla ne olduğunu sorduğumda 'Yaşlı bir adamla berabermişsin, hamileymişsin, çocuğu benim üzerime yıkmak istiyormuşsun' dedi. Bunun doğru olmadığını söyledim. Hayatımda birisinin olup olmadığını sordu. Ayrı kaldığımız süre içerisinde birisinin kısa süreliğine hayatıma girdiğini söyledim. Hüseyin Güney, sinirlenerek yüzüme tokat attı. Gözüme denk geldi. Yürümeye devam ettiğim için sakinleştirmeye çalıştım. Sokak ortasında sıkıntı yaşanmamasını istedim. 'Sakin ol, eve gidince konuşalım, böyle bir şey yok' dedim. Tekrar 2 kez daha tokat attı. Yine sinirlenerek 'Buradan git' dedi. Kendisi durarak elini cebine attı. 'Al bunu, ya sen kendini öldür ya da ben kendimi öldüreceğim' dedi. Karın bölgemin üst tarafından kan aktığını gördüm. Kan kaybetmeye başladığımı fark etmiştim. Çığlık atarak yere düştüm. Bilincimin kapanmaya başladığını hissettim. Yolda yürürken birtakım insanların bize yaklaştığını gördüm. Etraftaki kişilerin 'Ne oldu?' diye sorduklarını duydum. H.G.'nin 'Ben ne olduğunu bilmiyorum, markete alışveriş yapmaya gitmiştim, bu şekilde buldum' diye yanıt verdiğini duydum. H.G. etraftakilerin müdahalelerine rağmen beni kucağına alıp götürmek istedi. Yerimden kalkacak gibi değildim, canım acıyordu. 'Sessiz ol, bağırma' diye beni uyardı. Etrafta tanımadığım birisi yarama tampon yapmaya çalıştı ardından ambulans geldi."
Duruşma, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için ertelendi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.