İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında “Darbeye teşebbüs” ve “Terör örgütü üyeliği” suçlarından tutuklanan gazeteci Ahmet Altan’ın Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nde verdiği ifade ve mahkemen kararının detayları ortaya çıktı. İfadesinde hakkındaki suçlamaları reddeden Altan’ın tutuklanması gerektiren delil bulunmadığını belirttiği öğrenildi.
Hakkındaki suçlamaları dehşet verici bulduğunu belirten Altan’ın ifadesinde, “Suçlamaların ne olduğunu kavrayamıyorum. Benim bildiğim hukuk eylemler ile ilgilenir. Suç olan bir eylemi saptar ve kanıtlarını ortaya koyar. Ben öyle bir dava ile karşı karşıyayım ki dehşet verici bir suçlama var. Ama en küçük bir kanıt yok” dediği öğrenildi.
“Beni tutuklatmak için büyük bir çaba ve arzu olduğunu görüyorum”
Hakkındaki suçlama ile ilgili kanıt olmadığını öne süren Altan’ın ifadesinde, “Beni tutuklatmak için büyük bir çaba ve arzu olduğunu görüyorum. Bu binadaki bütün savcılar bir araya gelse benim terör örgütünün üyesi olduğuma, bir hükümeti gayri demokratik bir biçimde devirme çabasında bulunduğuma dair bir tek kanıt bulamaz. Bu ülkenin hukukçuları yaşadıkları ülkenin hukukunu ve devletini, insanlarını korumakla yükümlüdür. Kanıtsız olarak bir yazarı korkunç suçlarla tutuklarsanız bu ülkede hukuka olan inancı sarsarsınız. Bu ülkeyi ve ülkeyi yönetenleri hem kendi vatandaşları karşısında hem dünya karşısında zor duruma düşürürsünüz. Eğer bir yazarı bir tek kanıt bile olmadan tutuklarsanız, bu ülkenin yaşadığı 15 Temmuz faciasının soruşturmasını gayri ciddi bir hale getirir, yolundan saptırır ve bir soruşturmanın ciddiyetle devamını engellersiniz. Bu yaşadığınız ülkeye, o ülkenin insanlarına, o ülkenin yöneticilerine yapabileceğiniz en büyük kötülük olur” dediği kaydedildi.
“Habercilik anlayışının dışında yayınlar yapılmıştır”
Altan, ifadesinin ardından tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne götürülürken, mahkeme kararının detayları da ortaya çıktı.
Mahkeme kararında, Taraf Gazetesinin, FETÖ mensuplarının silahlı kuvvetlerde etkin olması için yürütülen Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Amirallere Suikast, Poyrazköy gibi davaları yürüten FETÖ’nün yargı ayağındaki mensupları ile irtibatlı olarak kamuoyu oluşturmak amacıyla habercilik anlayışının dışında yayınlar yaptığı anlatıldı.
“Zaman aşımı uygulanamaz”
Şüpheli Altan’ın Genel Yayın Yönetmeni olarak çıkan haberlerden sorumlu bulunduğu ifade edilen kararda, “yapılan yayıncılığın Basın Kanunu’nda belirtilen tarafsız ve objektif haber verme anlayışının dışında icra edildiğinden suçun niteliği gereği zaman aşımı sürelerinin uygulanamayacağı açıktır” denildi.
“Altan’ın FETÖ’nün gayesinde hizmet ettiği değerlendirilmiştir”
Kararda, Taraf Gazetesi’nde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarsızlaştırılması yönünde çok sayıda gazete manşetlerine yer verildiği belirtilerek, “Özellikle dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanması sürecinde yapmış olduğu yayınlar nedeniyle hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de Genelkurmay Başkanı hakkında kamuoyu oluşturulduğu değerlendirildiğinde, FETÖ’nün amaçları doğrultusunda yayın yapan gazete ve genel yayın yönetmeni şüphelinin FETÖ’nün gayesinde hizmet ettiği değerlendirilmiştir” ifadelerine yer verildi.