İstanbul’da bir metrobüs şoförünün uğradığı şemsiyeli saldırı ülke gündemine bomba gibi düşmüştü. Şoförlere yönelik şiddetin artması Avrupa’daki otobüs şoförlerinin güvenliğinin nasıl olduğu sorusunu beraberinde getirdi. 16 yıl önce savaştan çıkmış olan Kosova’da şehir içi ulaşım gelişmişlik açısından henüz gereken seviyeye ulaşmış değil. Başkent Priştine’de kamu ve özel şirketlerin otobüsleriyle gerçekleşen şehir içi ulaşım, Avrupa standartlarının çok uzağında. Dolayısıyla vatandaşlara verilen hizmetlerde kalitenin düşük olduğu gözleniyor.
Öte yandan otobüsler güvenlik konusunda da belli bir standardı yakalamış değil. Gerek belediye gerekse özel şirketlerin işlettiği otobüslerde şoförler güvende değil. Şoförleri saldırılardan koruyacak tedbir olarak uygulanan herhangi bir mekanizma ya da şoförü yolculardan ayıran kabinden söz edilemez. Priştine’de 4 numaralı hatta çalışan otobüs şoförü Nuha Beka da güvenliğin olmadığı konusunda hemfikir, “Güvenliğimiz yok. Asabi yolculardan ya da herhangi bir saldırgandan koruyacak tedbirler alınmış değil. Ama korkmuyoruz” dedi. Priştine’de artan araç sayısı nedeniyle zaman zaman trafiğin çok yavaş ilerlemesine rağmen, durumun genel olarak kötü olmadığını belirten Nuha Beka, şehir içi seferlerde en önemli unsurun şoför, bilet kesen muavin ve yolcular arasındaki ilişki ve karşılıklı saygının olduğunu belirtiyor. Beka “Ciddi sayılacak bir saldırı olmadı. Ben ve diğer meslektaşlarım yolcu tarafından saldırıya maruz kalmadık. Ama bunun olmayacağının garantisi de yok. Şimdiye kadar sorun yaşanmaması, gelecekte yaşanmayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle tabi ki güvenlik tedbiri alınmalı. Bu konuda Avrupa standartları uygulanmalı. Ancak Kosova’da otobüsler eski. Yolcularla teması engelleyecek kabinlerin yapılması mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Vatandaşlar da verilen hizmetin pek de kaliteli olmamasına rağmen durumdan şikayetçi değiller. Vatandaşlar, otobüs şoförü ile bilet kesen muavin ve yolcular arasında saygıya dayalı ilişki içinde olduklarını belirtiyor. Priştineli Bedri Lutfiu, “Şimdiye kadar herhangi bir sorun yaşamadık. Eşim ve ben düzenli olarak otobüsü kullanıyoruz. Güvenlik konusunda daha iyi çözümler düşünülebilir. Fakat, bunun maddi dayanağı olması gerekir” şeklinde konuştu. Saniye Morina da hem şoför hem de yolcuların güvenliği açısından daha etkili tedbirlerin alınabileceğini belirterek, yolcular ile otobüs personeli arasındaki ilişkilerin karşılıklı saygıya dayandığını belirtti. “Biz onlara, onlar bizlere saygı gösteriyor. Bu nedenle sorunumuz olmuyor. Ben en ufak bir tartışmaya bile şahit olmadım” dedi. Otobüs muavini Sabri Ritulari de, yolculardan son derece memnun olduklarını, şimdiye kadar sorun yaşamadıklarını söyledi. Otobüs şoförlerine yönelik güvenliği artmasının gerektiğini sanmadığı söyledi. 1999 yılından sonra Kosovalılar ilk kez şehir içi ulaşımda yeni nesil otobüslerle tanışacak. Güvenlik açısından donanımlı olması beklenen 50 yeni otobüs, yıl sonuna kadar Priştine’de iç hatlarda yerini alacak.
MACAR ŞOFÖRLERE ÖZEL KABİN
Macaristan’daki toplu taşıma araçlarının şoförleri, koruma kabinleriyle her türlü yolcu saldırısına karşı korunuyor. 24 yıllık otobüs şoförü Bela Bodi, başkent Budapeşte’deki toplu taşıma araçlarında hizmet veren şoförlerin yaklaşık 5 yıldan bu yana yolculardan gelebilecek her türlü agresifliklere ve saldırıya karşı korunduğunu söyledi. Hiç kaza yapmadığını belirten Bodi, kendisine karşı da şimdiye dek hiçbir yolcudan saldırı gelmediğini, ancak bazı arkadaşlarının sinirli yolcular tarafından dövüldüğünü bu nedenle Budapeşte Toplu Taşıma Kurumu’nun şoförlere yapılan saldırıları engellemek için araçlara şoför koruma kabinleri getirdiğini söyledi.
İstanbul’da bir yolcunun metrobüs şoförüne şemsiyeyle vurması sonucu bayılıp kaza yapması nedeniyle yolcuların yaralandığı saldırı haberi televizyondan öğrendiğini söyleyen Bodi, yaşananlar için üzgün olduğunu İstanbul’daki toplu taşıma yetkililerinin şoför koruma kabini yaparak bu gibi talihsizliklerin önüne geçilebileceğini söyledi. Havanın sıcak olması nedeniyle otobüsün klimasını çalıştırmadığını söyleyen Bela Bodi, şoför koruma kabinin kapısını açtığını, normal de koruma kabininin kapısının kapalı olduğunu kaydetti.
YUNANİSTAN’DA DA ŞOFÖRLER TEHLİKEDE
Yunanistan’daki otobüsler de Türkiye’deki otobüslerden farklı değil. Her gün yüzlerce insanın tercih ettiği toplu taşıma araçlarını kullanan şoförler, yolcuların olası saldırılarına karşı savunmasız kalıyor. Şoför ile yolcular arasında herhangi bir tartışma dahi yaşanmasa da şoförler olası saldırılara karşı güvende değil. Otobüse, yolcuların bindiği kapıdan giriş yapan Yunan şoförleri yolculardan ayıran herhangi bir kabin ya da paravan bulunmuyor. Şoförlerin bulunduğu alan yalnızca yarım bir kapıyla yolcuların bulunduğu alandan ayrılıyor.
FRANSA’DA ŞOFÖRLER KABİNE KARŞI
Son dönemlerde terör saldırılarıyla mücadele eden Fransa’da şoförler de güvende değil. Günlük ulaşımı sağlayan otobüslerde şoförleri, araç içinde olası saldırılardan koruyacak herhangi bir önlem bulunmuyor. Türkiye’deki gibi Fransa’da da şoförler ile yolcuları birbirinden yalnızca yarım bir kapı ayırıyor. Şoförün yolcularla iletişimi sınırlandıran ya da engelleyen herhangi bir kabin, paravan ya da cam kapı yer almıyor. Özellikle Paris’in banliyölerinde sık sık tacize uğrayan otobüs, metro ve tramvay gibi toplu taşıma araçlarını kullanan şoförler bağlı bulundukları sendikalar kanalıyla can güvenliklerinin bulunmadığımı ileri sürerek greve gidiyor. Yetkililer ise, şoför ile otobüs içinde biler kontrolü yapan muavinlerini güvenliğini sağlamak için muavin sayısını 2 veya 3’e çıkarıyor. Hatta, metro ve banliyö trenlerinde görevlilerin yanına bir de sivil polis veriliyor. Fransa isminin açıklanmasını istemeyen şoförler, bazı semtlerde daha fazla sözlü ve fiziksel saldırı olduğunu ifade ederek, metro ve trenlerde olduğu gibi otobüslere de kabin yapılmasına karşı olduklarını ifade ediyor. Yolcuların bilgi almak isteyebileceğini şoförler, otobüslere kabin yapıldığı zaman diyalogun kesileceğini, bazı sözlü ya da fiziksel saldırı nedeniyle insani ilişkilerin bir kenara bırakılacağını savunuyor. Şoförler, “Kişi bize saldırmayı ve bizimle münakaşa etmeyi kafasına koyduysa, son durağa kadar gelip ve ben inince sokakta da benzer saldırıda bulunabilir. Biz diyalogdan yanayız” dedi.
ALMANYA’DA ŞOFÖRE ÖNLEM YOK
Almanya'da da yolcular genellikle aylık veya haftalık kartlara sahip, bileti olmayanlar ise otobüse ön kapıdan biner ve şoförden biletini alıyor. Bileti olanlar da arka kapıdan da otobüse binebiliyor. Şoförün bulunduğu alanda ise herhangi bir koruma özelliği bulunmuyor. Şoförün, yolcu ile tartışması sonucu bağlı bulunduğu şirkete çalışmayacağını bildirmesiyle yerine yedek bir şoför gönderiliyor. Almanya'da 16 yıldır otobüs şoförlüğü yapan Ali Osman Arslan, herhangi bir fiziki şiddete maruz kalmadığı belirterek, “Biz yolcu ile tartışmayız. Bizim vazifemiz yolcuların ve trafikteki diğer araçların can güvenliğini sağlamaktır. Herhangi bir saldırı anında hemen fren yaparak aracımızı durdururuz. Dörtlüleri yakar ayağımızın altındaki imdat düğmesine basar ve polisi haberdar ederiz. Kısa bir zamanda polis gelir ve saldırganla ilgilenir. Şoförün vazifesi yolcularla tartışmak değildir. Herhangi bir olumsuzlukta önce ikaz ederiz. İkazımız dikkate alınmıyorsa biz de yetkilileri haberdar ederi” dedi.