Türkiye'de birbiri ardına hükümet-muhalefet toplantıları yapılırken batı basını Erdoğan'ın tüm muhalifleri susturduğunu iddia ediyor. Batı basını 15 Temmuz FETÖ'cü terörist darbe girişimi sonrası, darbe girişimini gerçekleştirenlerin ortaya çıkarılması, darbe ikliminin ortadan kaldırılmasına yönelik önlemleri alması nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hükümet'i suçlamayı sürdürüyor.
BBC Türkçe'nin derlemesine göre, Financial Times, başyazılarından birinde "Türkiye'deki tasfiye dalgasının darbecilerin ötesine geçtiğini" iddia etti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "yeni bir ulusal uzlaşma şansını harcadığını" savundu.
-"DARBENİN BAŞARISIZ OLMASI KUTLANMASI GEREKEN BİRŞEY!"-
Gazete 2002'den bu yana üç seçim kazanan ve 2014'te seçimle cumhurbaşkanı olan Erdoğan'a karşı darbenin başarısız olmasının "kutlanması gereken bir şey" olduğunu belirtti.
Gazete ayrıca
Erdoğan destekçilerinin hem de muhaliflerinin, darbeye karşı sokaklara çıktığını ve bunun "kutuplaşmış bir ülkede nadiren görülen bir ulusal birlik ifadesi" olduğunu iddia etti.
FT, "tasfiyelerdeki sayıların Erdoğan'ın asi paralel devleti ortadan kaldırmanın ötesine geçip, tüm muhalefeti susturmak aşamasına geçtiğini gösterdiğini" yazdı.
İngiliz gazetesi "tehditkar İslamcı ve aşırı milliyetçi kalabalıkların AK Parti düşmanı olarak gördüklerine saldırdıklarını ve insan hakları örgütlerinin gözaltındakilere işkence ve tecavüz edildiği yönünde açıklamalar yaptıklarını" iddia etti. Financial Times şu görüşlere yer verdi:
"Ankara'nın müttefiklerinin elinde fazla bir koz yok. AB, Suriyeli mültecileri tutması için Türkiye'ye bağımlı. ABD ve NATO Suriye ve Irak'ta IŞİD'e karşı savaş için Türk hava üslerine bağımlı. Bu arada Erdoğan gelecek hafta Suriye konusundaki soğukluğa son vermek için buluşacak. Türkiye'nin müttefikleri, işkence gibi hak ihlalleri konusunu savsaklamadan, Erdoğan'a bu çeşitlilik arz eden ülkede yeni bir siyasi sözleşme yapma şansını yakalaması çağrısı yapmalı. İstanbul'da Kasım'da yapılması planlanan NATO Parlamenterler Asamblesini iptal etmeyi konuşmak için erken. Ancak Erdoğan'ın muhalefeti, milliyetçileri ve sosyal demokratları içine alarak ancak Kürt yanlısı koalisyonu dışarıda bırakarak seçici bir şekilde ele alması, bu varoluşsal krizde bile Türkiye'nin demokratik geleceğinden çok, kısıtlanmayan bir başkanlık konusundaki hırsına odaklandığını gösteriyor."
FT'de "Bazı nüfuzlu NATO üyesi ülkelerin parlamento heyetleri, Recep Tayyip Erdoğan'ın muhalefete baskısının ardından Türkiye'yi ittifakın parlamenter asamblesi toplantısı için uygun bir yer olarak görmüyor" iddiası da yer aldı.
"Üyelerin Erdoğan'ın darbe girişimini tüm muhalefeti ezmek için kullandığından kaygılandığı" vurgulanırken, bazılarının da "darbe girişiminden bu yana Türkiye ve Rusya arasında başlayan yeniden yakınlaşmadan endişelendiği" kaydediliyor.
Financial Times dünya haberleri bölümünde de Almanya'nın Ankara'nın Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı tanınmaması halinde AB'yle yapılan mülteci anlaşmasından çekilme tehdidine "şantaja boyun eğmeyeceğiz" yanıtını verdiğini belirtti.
Gazete, iktidardaki koalisyonun büyük ortaığı CDU'nun Bavyera'daki kardeş partisi CSU'nun Genel Sekreteri Andreas Scheuer'in de Türk vatandaşlarına vize serbestisinin söz konusu bile olamayacağını kaydetti. Scheuer "Tehditler ve ültimatomlar Erdoğan'ın Türkiye'sinin yeni tarzı. Konu vize serbestisi için yerine getirilmesi gereken 72 kritere gelince Türk pazarında değiliz" dedi.
(HM/ORH)