OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nde temizlik görevlisi olarak çalışan 49 yaşındaki Varol Barış, ilginç yetenekleri ile dikkat çekiyor. Tıp Fakültesi Plastik Cerrahi Bölümü’nde temizlik görevlisi olarak çalışan Barış, 5 yaşındayken Almanya’ya çalışmak için giden ailesi tarafından teyzesinin yanına bırakıldı. Köyde yerde bulduğu taşlarla buğday ambarlarının zeminine resim yapmaya başlayan Barış’ı bir yıl sonra ailesi alarak Almanya’ya götürdü. Barış’ın resim yeteneği Almanya’da öğretmenleri tarafından fark edildi. İlk ve ortaokulu Almanya’da okuyan Barış, Almanya’nın çeşitli yerlerinde sergiler açtı. Barış, ortaokuldan sonra işsizlik problemleri yüzünden 1984 yılında ailesiyle birlikte Türkiye’ye kesin dönüş yaptı. Ezberinin ve Türkçesinin zayıf olmasından dolayı liseyi zorlanarak bitiren Barış, bu süre zarfında resim yapmaya devam etti. Türkiye'de Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı gibi birçok kurumun düzenlediği resim yarışmalarında 8 birincilik ve çok sayıda ödül kazanan Barış, üniversite sınavını çeşitli problemler yüzünden kazanamadı. Barış'ın yaptığı resimler önemli ressamların da beğenisini kazandı.
Resme ticari gözle bakmadığını belirten Varol Barış, açtığı atölyeyi maddi imkansızlıklardan dolayı kapatmak zorunda kaldı. Almanca ve İngilizce'yi Almanya’da öğrenen Barış, Hollandaca'yı ise iki yıl kaldığı Hollanda’da öğrendi. Türkiye’de zaman zaman çeşitli tatil yörelerinde rehberlik yapan Barış, ailesi için Samsun’a döndü. Anne ve babası ile birlikte yaşayan Barış, 2008 yılından beri OMÜ Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı’nda geçici temizlik görevlisi olarak görev yapıyor. Hastane yönetiminin talebi üzerine koridordaki duvarlara Samsun Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Giresun, Ordu Boztepe, Sinop Erfelek Şelalesi, Tokat ve Amasya’nın 5 metre uzunluklarında 6 adet panaromik resmini yapan Barış, mesai arkadaşlarının isteği üzerine resim dersi de verdi.
OMÜ Tıp Fakültesi’ni ziyaret eden ünlü dizi oyuncusu Wilma Elles’e sürpriz yapan Barış, Elles’e yaptığı portreyi hediye etti. Sözlerinden ve içtenliğinden etkilenen Vehbi Koç’un tablosunu da yapan Barış, Koç ailesinin istemesi halinde Vehbi Koç’un tablosunu onlara verebileceğini söyledi.
"Kağıdım buğday ambarları oldu"
Seyit Ali köyünün hayatında önemli bir yeri olduğunu söyleyen Varol Barış, "İlkadım'da doğdum ve 5 yaşıma kadar ailemle burada yaşadık. Daha sonra Annem ve babam Almanya'ya çalışmaya giderken beni Kavak Seyit Ali köyündeki teyzemin yanına bıraktılar. Bir yıl Kavak'ta teyzemin yanında kaldım. Resme olan merakım o zamanlarda başladı. Doğayı orada tanıdım. Yerde bulduğum taşlar bana kalem oldu. Kağıdım ise buğday ambarları oldu. Buğday ambarlarının zemini siyah olduğu için oraya bütün çocuklar hayallerini çizer. Ben de çizmeye başladım. Arkadaşlarım çizdiklerimi görünce benden uçak, araba gibi şeyler çizmemi istediler, ben de çizdim. Derken böylece harmanlanarak geliştim. Aradan bir yıl geçti ve ailem Almanya’dan geldi. Beni de alıp Almanya’ya götürdüler. İlkokul ve ortaokulu Almanya’da okudum. Okulda öğretmenlerim resim yeteneğimi keşfettiler. Orada da resim yapmaya devam ettim. O yıllarda Almanya’da Türk gençleri sorunlar yaşıyordu. Resim beni orada kötülüklerden uzak tuttu. Benim arkadaşım sanat oldu. Resim yaptım Almanya’da, Hollanda’da sergiler açtım. Almanca'yı öğrendikten sonra eğitim dilimiz İngilizce'ydi, onu da o şekilde öğrendim. Hollandaca'yı ise sonradan iki yıl kaldığım Hollanda’da öğrendim. Almanya’da 12 yıl kaldıktan sonra 1984 yılında işsizlik sorunları yüzünden buraya kesin dönüş yaptık. Liseyi burada bitirdim. Ezberim kuvvetli olmadığı için liseyi okurken biraz zorlandım. Dolayısıyla üniversiteyi de bu yüzden kazanamadım" diye konuştu.
"Benim burada olmam daha doğru"
Daha küçük yaşlarda katıldığı resim yarışmalarında birincilikler elde ettiğini belirten Barış, "Türkiye genelinde çeşitli kurumların resim yarışmalarında 8 birincilik kazandım. Bunun dışında birçok yarışmada ödül aldım. Kendime bir resim atölyesi açtım. Ekonomik şartlardan dolayı kapatmak zorunda kaldım. Daha sonra üniversitede birçok yerde çalıştım. Son olarak bu bölümde temizlik işçisi olarak kaldım. Bir işi yapıyorsam en iyisini yapmak isterim. Cam mı silinecek? En iyisi olmalı benim için. En iyi şekilde işlerimi yapmaya çalışırım” şeklinde konuştu.
Yabancı hastalara gönüllü tercümanlık yapıyor
Yabancı hastalar geldiğinde kayıt bölümünde onlara yardımcı olduğunu belirten Barış, “Söylediklerini çevirerek hastalara hizmet ediyorum. Hastane yönetimi benim resim yaptığımı biliyorlardı. Boş duvarlara Samsun Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Giresun, Ordu Boztepe, Sinop Erfelek Şelalesi, Tokat ve Amasya’nın 5 metre uzunluklarında 6 adet panaromik resimlerini yaptım. Herkes çok beğeniyor. Gündüz burada çalışıyorum. Boş zamanlarımda resim yapıyorum. ‘Bu kadar güzel yapıyorsun neden buradasın’ diyorlar, kader diyelim. Antalya’da rehber olarak çalıştım bir ara. Samsun’u terk etmek istemiyorum. Ailemin burada bana ihtiyacı var. Annem babam yaşlı insanlar. İhtiyaçları oluyor. Yemek yapıyorum, bakıyorum, hizmet ediyorum onlara. Gitmek istesem giderim ama gözüm arkada kalır. Benim burada olmam daha doğru. Her şey para demek değil" ifadelerini kullandı.