Sivas Numune Hastanesi'nde görev yapan Diyetisyen Esra Özpay: "Sahur yapmadan oruç tutulmamalı. Mutlaka sahura kalkılmalı ve sahurda yenilen besinin yeterli ve dengeli beslenmeye uygun olacak şekilde olmasını istiyoruz. Sahurda protein kaynaklı besinlere ağırlık vermekte fayda var. Mutlaka bir bardak süt, yoğurt, veya ayran, cacık ve kefir gibi protein kaynaklı ürünleri öneriyoruz ki kan şekerini oruç süreci boyunca daha uzun sürede dengede tutması ve regüle etmesi açısından bu önemlidir. Tam buğday, kepek veya çavdarlı ürünleri öneriyoruz. Kan şekerini uzun sürede dengede tutması ve oruç boyunca gün içinde hipoglisemi dediğimiz kan düşüklüğü ya da tansiyon düşüklüğü yaşanmaması için yine bu tip besinlerin tüketilmesine özen gösterilmeli. Hem sıvı ihtiyacını karşılayabilecek hem de posa dediğimiz sindirim sistemini rahatlayıp bağırsak hareketlerimizin de durmasını engelleyecek sebze grubuna özen gösterebiliriz.Söğüş doğranmış domates, salatalık, yeşilliklerde tüketilebilir." diye konuştu.
ÇAY VE KAHVE AZ TÜKETİLMELİ
İftar ve sahur arasında sıvı tüketiminin önemine de dikkat çeken Özpay, "Günlük 2 litreye yakın mutlaka su içmekte fayda var. Çayı ve kahveyi toplum olarak seviyoruz. Çok tüketen bir milletiz ama mümkün olduğunca çok açık ve şekersiz olarak tüketmekte fayda var ve çok aşırıya kaçmamak lazım. Çünkü çay ve kahve tüketimi ne kadar artılırsa vücuttan su tüketimi çok arttığı için vücut daha çok su kaybediyor. O yüzden mümkün olduğunda az şekerli ve açık olarak az miktarda tüketmek yeterlidir." dedi.
"DİYABETLİ BİREYLER TATLI TÜKETMEMELİ"
Diyabetli hastaların tatlı tüketmemeleri gerektiğinin altını çizen Diyetisyen Özpay, "Sağlıklı bir bireyin yiyeceği tatlı hamur tatlısı, şerbetli tatlılar yerine daha hafif olabilecek, kalorisi daha az olan kan şekerinin yükselmesini daha az etkileyecek sütlü tatlılar veya meyveli tatlılar olabilir. Bunları tabi çok sıklıkla değil de haftanın belli günlerinde sınırlı bir şekilde tüketmekte fayda var" ifadelerini kullandı.