Antakya Atatürk Stadı’nda vatandaşlarla hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki referandumda Hatay’dan yüzde 46 ’evet oyu’ çıktığını hatırlatarak, bu oranın Türkiye ortalamasının altında kaldığını ve daha gayretli çalışılması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 seçimlerine yönelik ise, “AK Parti olarak kendimizi Hatay’a ve tüm milletimize en iyi şekilde anlatarak inşallah bundan sonra çok daha başarılı neticelere hep birlikte koşacağız. Bunun için hep birlikte çok çalışmaya var mıyız? Her eve girmeye, her gönüle dokunmaya hazır mıyız? Kasım ayındaki cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimine kadar bu coşkuyu ve kararlılığı sürdürmenizi istiyorum” ifadelerini kullandı.
Hatay’ın gazi bir şehir olduğuna değinen Erdoğan, “Gazilik vasfınızı Suriye’deki son hadiseler sırasında bir kez daha hak ettiniz. Bir kez daha taçlandırdınız. Hatay’ın ilçeleri mahalleleri aylar boyunca Afrin’i işgal eden terör örgütü mensuplarının saldırılarına maruz kaldı. Suriye’den sızan teröristler Hatay’dan ve buradan geçerek diğer şehirlerimizde eylemler gerçekleştirdi. Aynı durum Kilis, Gaziantep ve Şanlıurfa için de geçerlidir. Baktık ki duracakları yok, güya bu Bölgelerin güvenliğini sağlamakla yükümlü olanların da bir şey yaptığı yapacağı yok, biz de kolları sıvadık sahaya indik. Ya Allah, bismillah dedik” diye konuştu.
"ORDUMUZ, ÖCÜ GİBİ GÖSTERİLEN TERÖRİSTLERİ BÖCEK GİBİ EZİP GEÇTİ"
Fırat Kalkanı harekatıyla Cerablus’tan El-Bab’a kadar olan kısmı PYD ve DEAŞ’tan temizlediklerini anımsatan Erdoğan, “10 bin eğitimli terörist varmış. Yok aşılması mümkün olmayan tahkimatlar yapılmış. Yok Afrin’e girmenin bedeli çok ağır olurmuş. Bunların hiçbirine kulak asmadık niye? Onların tahkimatları varsa bizim de imanımız var. Ve Mehmetçiklerimiz evelallah tüm o teröristleri yerle yeksan etti, biznillah şu an itibariyle etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı 3 bin 844. Ordumuz fırtına gibi Afrin’e girdi. Öcü gibi gösterilen teröristleri böcek gibi ezip geçti. ÖSO ile birlikte ne kadar yıkılmaz denilen tahkimat varsa hepsini yerle yeksan ederek 18 Mart’ta biz Çanakkale’deyken şehir merkezini ele geçirdik” ifadelerini kullandı.
Tel-Rıfat ve diğer bölgelerin teröristlerden temizlendiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü mensuplarının tek çaresinin teslim olmak olduğunu kaydederek, “Terör örgütü bu yenilginin kuyruk acısıyla içeride ufak tefek eylemlerle ses vermeye çalışıyor. Eylem yapan hiçbir teröristin peşini bırakmadık hepsini de kısa sürede bulup imha ettik, imha ediyoruz. Dağ başlarında yol yapmak, maden çıkarmak, alın teri için çalışan işçilere musallat olup onları taciz etmek, kanlarını dökmek artık eskisi gibi kolay olmayacak. Hele hele güvenlik güçlerimize saldırmaya tevessül edenlerin en küçük bir şansları yoktur. Onların hepsini de saklandıkları inlerinde bulup tepelerine bineceğiz. Bu kiralık katiller çetesinin sonu da tıpkı bir asır önce bu bölgede yine sırtlarını bir takım güçlere dayayıp nice kanlar döküp canlar yakanlardan farklı olmayacaktır. Türkiye 81 milyon vatandaşıyla Rabiası’na sıkı sıkıya sarılmış bir ülkedir. Hatay’dan, öyle gür bir seda ile tekrarlayalım ki ta Afrin’den, İdlib’ten Halep’ten duyulsun” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumhur ittifakına da değinerek, “Bu ittifakımız ayrı bir güç katacak zira inananlar ancak kardeştir. Bu kardeşliğimizi de bu cumhur ittifakıyla tüm Türkiye’de ispatlamış olacağız. Vatanımızı bölemeyecekler. Paralel devletmiş yok, onların adamlarıymış. Nereye giderseniz gidin ister Cudi’ye, ister Gabar’a ister Tendürek’e nereye giderseniz gidin sizi oralarda da bulacak ve inlerinize gireceğiz. FETÖ’nün okullarını Türkiye Maarif Vakfı’na devreden, iş adamı kılıklı ajanlarını kulaklarından tutup atan herkes dostumuzdur, kardeşimizdir. Bunların hepsini bugün olmazsa yarın ama mutlaka bir gün Türk adaletine hesap vermek üzere buraya getireceğiz. Türkiye ve Türk milletinin bir daha 15 Temmuz gibi bir ihanet girişimine maruz kalmaması için ne FETÖ ne benzer yapılanmalara asla geçit vermeyeceğiz. Aksi takdirde 15 Temmuz’da canları pahasına sokaklara dökülen milyonlarca insanımıza, şehadet makamına erişen 251 kardeşimize, 2 bin 193 kardeşimize mahcup oluruz. Böyle bir vebalin altına şahsen ben asla giremem, hiçbir arkadaşımın da bunu göze alabileceğine inanmam” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı’nda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 52, ÖSO’nun ise 326 şehidi olduğunu kaydederek, çukur eylemlerini hatırlattı ve “Böyle bir ihaneti nasıl unutabiliriz” dedi.
"KOSOVA’YI AMERİKA’DAN SONRA 2. SIRADA KABUL EDEN ÜLKE TÜRKİYE. SEN NASIL BUNU YAPARSIN?
Terörle mücadelenin küresel bir boyut kazandığını da sözlerine ekleyen Erdoğan, FETÖ’nün faaliyet gösterdiği ülkelerde Türkiye aleyhinde propagandalar yapıldığına işaret etti. Kosova’da MİT’in operasyonunda 6 FETÖ’cünün yakalandığını hatırlatan Erdoğan, içişleri bakanı ve teslimatı sağlayan istihbaratçıları görevden alan Kosova başbakanını kınayarak, “Yazıklar olsun diyorum. Kosova’yı Amerika’dan sonra 2. sırada kabul eden ülke Türkiye. Sen bu Türkiye’ye karşı nasıl bunu yaparsın? Bu nasıl bir siyasettir?” diye konuştu.
Yunanistan’daki FETÖ’cülerin iadesine yönelik konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“İşte şahsımı vurmaya gelen malum kişiler biliyorsunuz, 9 kişiler, kaçtılar. Helikopterle Yunanistan’a kaçtılar. Ondan sonra bunları sayın Çipras’la konuştuğumuzda ’10-15 günde halledeceğim’ dedi. Aylar geçti, yıllar geçti hala halledecek. Ve şimdi onları korumanın yollarını arıyorlar. Geçende de sınır ihlali yapan 2 Yunanlı subay-astsubayı biz yakaladık. E şimdi bize batı ayağa kalktı ’Siz büyük devletsiniz bunları bize verin’. Kusura bakmayın, biz yargı devletiyiz. Dolayısıyla bunlar şu an yargıda. Yargı ne karar verirse o dur. Ya sizin yargınız var da bizi yargımız yok mu? Ama hepsi her taraftan saldırıyor. Ya bu teröristler için böyle bir adım atmadınız. Bu teröristler için kalkıp da Çipras’a bir şey söylemediniz ama bunun için hepiniz sıraya girdiniz. Geçen Bulgaristan’daki toplantıda yine gündeme geldi, konuştuk ama biz dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Yolumuza da devam edeceğiz. Bizimle işbirliği yapan tüm ülkelere, tüm yönetimlere, ülkemizde dostluğunu ispat eden tüm idarecilere şükranlarımızı sunuyoruz.”
Adem Karagöz - Nuri Pir - Satuk Buğra Güney