Halk Oylaması Sonucu
Değerli okurlarım, günümüzde gelişen olaylar içinde halk oylamasına baktığımda, geçmişin bu güne nasıl taşındığının fazlaca bilinmediğini görmüş oldum.
Milli Kurtuluş Savaşında ateşten bir gömlek giyen Anadolu ve Trakya halkı, büyük yoksulluk ve kıtlığa rağmen, özgürlüğünü ve milli birlik ve beraberliğini düşünerek, cepheye koşmuştu. Arkasında ağlayan bebelerin, ebedi ağlamaması için canını vatanına siper etmişti. O çetin dönemde, kadınlarımız en büyük fedakârlıklarla, yorulan öküzün yerine, kağnıyı sürükleyip götürmüşlerdi. Güllelerin cepheye ulaşmasını sağlamaya çalışmışlardı. Bu vatansever olan kadın ve gençlerin, yaşlı babaların sayesinde laik ve demokratik cumhuriyete kavuştuk.
Kısa bir özet harlatmasından sonra, Osmanlı Devleti’nin külleri üzerinde kurulan Türkiye cumhuriyeti devletinin kuruluşu, bu güne gelişi ve bu tarihi gelişmeleri bilen veya bilmeyenlere neden batıyor, anlamış değilim. Türk milletinin birlik ve beraberliğini içine sindiremeyen, bir kısım sözüm ona aydın geçinenler, İkinci bir cumhuriyet kurulması hevesine kapıldılar. Bu gibi şahısların düşünce özgürlüğüne saygım var, ama bu düşünce bu ülkenin birlik ve beraberliğine zarar vermektedir.
Bilmemiz gereken o dur ki, gelişen Türkiye’nin kendi şartlarına göre yorumlanmalıydı. Ne var ki böyle olmadı. Bin bir baskıyla halk oylaması yapıldı. Her şey çıplaklığıyla orta yerde duruyor. Yazacak ve söyleyecek çok şeyler olmasına rağmen, sonuç değişmeyecektir. Kaldı ki ülkeyi yönetenler kendi düşünceleri içinde, heveslerini uygulamaya koymuş oldular. Bu hevesin ilkesinde öncelikli düşünülmesi gereken husus, birlikte yaşamanın tam bağımsızlığını korumak şartıyla mümkün olurdu. Ne yazık ki böyle olmadı. Sonucu, sancılı günler bizi beklemektedir.
Mürsel ADIGÜZEL
Eğitimci Yazar ve şair