İrticanın Düğmesine Basıldı Mı?

Yüksel YAZICI

 

4+4+4…

Bilmece gibi başladılar.

Ardından bazı devlet kurumlarından ve kimi bankalardan TC’yi siliverdiler göz göre göre…

Daha ne olup olmadığı anlaşılamadan bastırdılar. Ve bir de baktık ki, hemen hemen bütün ortaöğretim okullarının tabelaları indirilip, yerlerine “Bilmem Ne İmam Hatip Okulu” yazıları asılıyor.

Böylelikle bir de baktık ki özellikle Atatürk adını taşıyan binlerce devlet okulu İmam Hatip yapılmış!

Göz açıp kapayıncaya kadar oluverdi bütün bunlar.

Halkın içinden ya da birkaç medyadan cılız “neler oluyor” sesleri çıktıysa da, tam bir kuru gürültüydü sanki…

Halkın güvendiği tek bir kuruluş vardı olanlara karşı duracak, çare olacak ya da öyle sanılıyordu. Bu Ana muhalefet olan CHP idi… Partinin başında olduğu günden beri   bütün seçimleri kaybetmiş olan genel başkan sayın Kemal Kılıçdaroğlu bulunuyordu. Bulunuyordu ama aslında yok gibiydi! Onu yalnızca Salı günleri meclisteki grup toplantısında demokrasi söylevlerinde görmekteydik!

Aylar önce tutup sordular:

“Ülkede irticanın ayak sesleri var, ne diyorsunuz? 

“Hayır” dedi Kılıçdaroğlu… “Ülkemizde irtica tehlikesi yoktur!”

Sorulan soru mu gecikmişti, yoksa yeni CHP’nin genel başkanı mı erken yanıt vermişti anlaşılamadı o gün!

Anlaşılamadı çünkü CHP’nin nasıl ve neden yenileştiği de anlaşılamamıştı zaten..

Tehlike yoktu gerçekten de… Çünkü o aşama çoktan geçilmiş ve bitmişti, irtica yeni yeni hamlelerle siyasete yerleştikçe yerleşiyordu.

Özetle atı alan Üsküdar’ı geçmiş ve irtica Pendik-Gebze güzergahı üzerinde tüm Anadolu’ya doğru dört nala yol alıyordu o sıra…

Şimdi bir hatırlatma daha yapalım. Balık hafızalıyız ya hani!..

Tarih 8 Kasım 2013... O dönemde CHP milletvekili bulunan Nur Serter, “AKP iktidarının laikliği ihlal eden eylem ve söylemlerinin ortaya çıkarılması” amacıyla bir araştırma önergesi hazırlıyor. Ve bu önergeyi CHP’li 19 milletvekili hemen imzalıyor ki, başkaları da sıradalar… Ama ne yazık, meclis başkanlığına sunulması engelleniyor!

Kim mi engelliyor? Yeni CHP’nin genel Başkanı sayın Kılıçdaroğlu.

Şaşırdınız mı?

İşte ana muhalefet partisinin ülkede olanlara bakışı özetle böyle.. Bu durumda laikliğin yıkılmasını durdurmak isteyen işe yarar kimse kalıyor mu geriye?

Milletin yarısı çoktan beri olan-bitenlere yalnızca seyirci zaten… Diğer üç parçalı yarısı ise bu duruma biraz kahırlandı, gözleri buğulandı ve bazıları da bağırdı mağırdı ama o kadar!

Zaten iktidar sağırdı! Ne duydu, ne de aldırış etti…

Ve yedi düvele baş kaldırmış, her şeyin bittiği yerde hiç beklenmedik biçimde diklenmiş soylu Türk Milleti, olanları böyle karmaşa içinde seyrediyor olanları ne yazık!

Sessiz, sedasız köy köy, bölge-bölge irtica pitrak dikeni gibi her karanlık köşede filiz veriyor bugün! Ve ona karşı koyacak siyasi güç ortalıkta yok! MHP’nin başındaki, arada bir başını sallıyorsa da; aslında bu çevresine oluşan sinekler için baş sallamadan öteye geçmiyor. Kaldı ki, iktidarın her sıkışmasında da yanında durmaktan geri kalmıyor nasıl oluyorsa? Ya HDP, terör örgütüne yol açmak amacıyla yola çıkmışsa da, ondan önce davranan iktidar hiç çaktırmadan PKK’yı içine katmayı beceriyor ve üzerini de örtüyor! Ve bunu kendi yandaşları dahi fark edemiyor.

Yani uzun lafın kısası, iki muhalif parti için de irticaya dur diyebilecek hal yok! Kaldı ki, onların anlayışına göre zaten böyle bir sorunun peşinde değiller!

Derken efendim… İktidar partisi tarafından bu tür görevler için meclis başkanlığına getirilmiş olan Kahraman, birkaç gün önce beklenmedik bir anda boruyu öttürüverdi:

“Yeni Anayasa’da laikliğe yer olmamalı…”

Bunun Türkçesi: “Yeni Anayasa da laiklik yer almayacaktır!

Kahraman, kahramanca görevini yapmaya soyunurken etrafına bakmaya bile gerek görmemişti. Görse, mevcut görevinin bu sözleri söylemesine Anayasa hükümlerinin izin vermediğini fark edebilirdi çünkü! Bunu zaten, hiç mi hiç önemsememişti! Çünkü çoktan beri Anayasa zaten rafa kaldırılmış, yargının üzerine oturulmuş, ne yurttaşlık hakları ve ne de insan hakları kalmıştı görünürde.... Silindir gibi bunların üzerinden geçilmiş, siyaset baştan sona dümdüz edilmişti.

Kısaca sonucu söyleyelim:

Ülkedeki laik üniter hukuk devleti çökmektedir. Geçmiş süreçlerde önce ekmekler nasıl küçüldüyse, yaşam hakkı ve çağdaşlık da adım adım ya da ufak ufak küçülmektedir. Ve bu gidişle milli eğitim, çok yakındır yerini İslami eğitime bırakacaktır. Yani okulların çoğu kapanacak, medrese eğitimine geçilecektir. Tekkeler, zaviyeler açılma hazırlığındadırlar. Zaten bugün yasalarla yasak olsalar da , takibini yapabilecek bir babayiğit savcı ya da yargıç ortada yoktur! Çok yakın bir süreçte kızların okuma hakları ellerinden alınacaktır. Ve çok uzak değildir kara çarşaf zorunlu hale gelecektir. İran ya da Afganistan da bugün olduğu gibi..

Sayın Cumhurbaşkanı, sigaraya karşı amansızca mücadele içindedir değil mi? Kötü de değil aslında… Peki devlet neden sigara üretmeyi sürdürmekte, ihaleleri yabancı tekellere vermeyi tercih etmektedir?

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu değil midir?

Ve sigaranın kötülüğünü yakında mumla arayacağız biliyor musunuz? Çünkü irtica bütün köşe-bucağı tuttuğunda, adım başına esrar çekenleri aleni olarak görme şansına ereceksiniz? Ve bu tür insanı içten içe yiyip bitiren uyuşturuculara yasak masak da olmayacaktır hiç! Gidin Afganistan’a görün!

Öte yandan, özellikle laik Türkiye Cumhuriyetinin değerini hala anlayamayan kadınlarımız bilmiyorlar ki; irticanın yerleşmesi halinde kadınların seçme seçilme hakları da olmayacaktır! Dahası, mahkemelerde şeri hükümler geçerli kılınacağından şahitlikleri kabul görmeyecek, miras payları yarıya indirgenecek, yaşlı bir adamın belki dördüncü karısı edilmeye zorlanılacak, otomobil kullanma hakları bulunmayacak, en kötüsü ise öğrenim göremeyeceklerdir.

Ve işte o zaman anlaşılacak Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün emanet ettiği laik, üniter, hukuk devletinin kıymeti… Anlayacağınız basılan düğme budur!

Dilerim yanılırım ve bütün bu muhtemel olacaklar bir kabus olarak kalır!

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.