Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Alman Lisesi'nin 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılışı için düzenlenen programa katıldı. Çavuşoğlu, bir öğrencinin başka hangi mesleği yapmak istediği sorusuna, ''Zaten ses berbat, bir şarkı söylesem burada herkes kaçar, gider. Ama bir enstrüman çalma halen içimde uhde. Onu da başaracağım, yakında başlıyorum.'' dedi.
İLİŞKİLER GÜÇLENECEK
Beyoğlu'nda bulunan Alman Lisesi'ndeki programa İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, İstanbul Alman Lisesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mithat Cin, öğretmen ve öğrenciler de katıldı. Programda bir konuşma yapan Mevlüt Çavuşoğlu, "Dün Heiko ile Ankara'da önemli toplantılar yaptık. Her anımızı arabada ve uçakta değerlendirdik; Türkiye-Almanya ilişkilerini konuştuk. Ve bu ilişkileri nasıl güçlendiririz bu konuda görüş alışverişinde bulunduk. Bölgesel konuları da değerlendirdik. Bu görüşmelerimizde eğitime de önem verdik, öncelik verdik." dedi.
ÖĞRENCİLERİN SORULARINI YANITLADILAR
Konuşmaların ardından, iki bakan öğrencilerin sorularını yanıtladı. Bakanlara öğrencilerle bir araya gelme konusunda Alman Dışişleri Bakanı Maas, "Siyasetçi olmayanlarla bir araya gelmekten memnunuz. Bu bizi tekrar hayatın gerçeklerine döndürüyor." dedi.
Bir öğrencinin Almanya dışındaki Alman okullarına nasıl baktıklarını sorusuna Maas, "Biz çok sayıda uluslararası okulun olmasından yanayız. Almanca öğretiliyor ve Alman kültürünü aktarılıyor. Bu öğrenciler daha sonra üniversiteyi Almanya'da okumak istiyorlar. Bu sayede dünya biraz daha güzelleşiyor. Biz bunu giderek artırmak istiyoruz" yanıtını verdi.
ÇAVUŞOĞLU: ZATEN SES BERBAT, BİR ŞARKI SÖYLESEM BURADA HERKES KAÇAR
Bir öğrencinin, "Geçmişe dönseniz yine aynı okullarda okuyarak, aynı işi mi yapmak isterdiniz?" soruna Mevlüt Çavuşoğlu şöyle yanıt verdi:
"Lise yıllarında diplomat olmak istedim. Hayalim Dışişleri Bakanlığı'na girip diplomat olarak devam etmek sonra da siyasete girmekti. İkisi de hayal ama öncelik diplomasi, sonra siyaset. O yıllarda Ermeni terör örgütü Asala'nın, bizim diplomatlarımıza değişik ülkelerde terör saldırıları vardı ve şehidimiz vardı. O saldırılara karşı ben diplomat olmak istedim. Rahmetli annem de 'seni de vururlar' diye karşı çıkıyordu bu fikre. Her anne-baba gibi o da benim doktor olmamı istiyordu. Gece düşünüyordum doktor olabilir miyim diye, yapamam. O nedenle Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası ilişkiler bölümünü yazdım ve kazandım. Amerika ve İngiltere'ye gidince biraz fikrim değişti. Değişik sebeplerden, detaylara girmeyeceğim, bizim arkadaşlar da alınırlar. Daha sonrasında önce siyasete girdim, sonra parlamenter diplomasi ve bugün Dışişleri Bakanlığı… Hayat böyle ama bugün olsa yine aynı şeyi seçerdim. Belki yanında bir felsefe de okurdum. Onu da çok ilginç buluyorum. Bazen başka yeteneğim var mı kendimi test ediyorum. Zaten ses berbat, bir şarkı söylesem burada herkes kaçar, gider. Ama bir enstrüman çalma halen içimde uhde. Onu da başaracağım, yakında başlıyorum.''
MAAS: FUTBOLCU OLURDUM
Alman Bakan ise, "Ben Dışişleri bakanı olmayı planlamamıştım. İnsanın karşısına fırsatlar çıkar. Cesaret ve özgüven gerekiyor. Her şeyden önce fırsatlar karşına çıktığında buna yetkin olman gerekiyor. Okulda bir çok deneyim ve bilgi ediniyorsunuz. Okuldan sonra hiç hayal etmediğini ortamlara giriyorsunuz. Fırsatlar çıkıyor karşınıza. Okul sizi bu sürece hazırlıyor. Ben hukukçuyum, siyaset yapmasaydım avukat olurdum, futbolcu olurdum" şeklinde yanıt verdi. İki bakanın yanıtları salonda bulunanlara keyifli anlar yaşattı.
ANTALYA SPOR'DAN ÇAVUŞOĞLU'NA TEKLİF
Bir öğrencinin kişisel gelişimin önemini sorması üzerine Bakan Çavuşoğlu, kişisel gelişimde ailenin rolünün çok önemli olduğunu annesinden çok şey öğrendiğini belirterek, "Kişisel gelişimde okul da çok önemli. Okulda keşfedemediğiniz yetenekleriniz de ortaya çıkıyor. Burada öğretmenlerin de rolü gerçekten çok önemli. Farklı sporlardaki yeteneklerim benim ortaya çıktı. Heiko 'futbolcu olabilirim' dedi. Ben lise son sınıftayken, Antalyaspor'un hocası bana profesyonel ligde, Antalyaspor'da oynama teklifinde bulundu. Ama ben hep 'diplomat olacağım' diye hayallerim olduğu için reddettim. İyi ki reddetmişim o zaman zaten futbolda bu kadar ara yoktu" şeklinde yanıt verdi.
"HER HALDE BUGÜN SİYASETÇİ OLMASAM, BELKİ ÇİFTÇİ OLURDUM"
Soru cevap sırasında bir öğrencinin "Başka meslek düşünür müydünüz?" sorusuna Maas, hukuk okuduğunu ve hukukçu olacağının yanıtını verirken, Bakan Çavuşoğlu ise şunları söyledi:
"Ben çocukluğumda babamın çiftliğinde çalışıyordum, çiftçi çocuğuyum. Son zamanda yaş ilerledikçe tekrar çiftçi olma arzum depreşmeye başladı. Yaptığımız işten dolayı mümkün olmadığı için şimdi Ankara'da konutumun bahçesinde ve küçük bir tarla aldım, orada bu işleri yapmaya başladım. Kavun, karpuz, domates yetiştiriyorum. Her halde bugün siyasetçi olmasam, belki çiftçi olurdum. Ticareti de seviyorum. Her halde bir de Türk Hava Yolları'nda çalışmak isterdim. Yönetim Kurulu Başkanının asistanı olmak isterdim. Her halde güçlü bir insan, bizim ne problem olsa arkadaşlar 'Yönetim Kurulu Başkanının asistanı Kemal'i arayalım diyor. Her halde onun pozisyonu önemli bir pozisyon. Orada çalışmak istedim"