Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, Suudi Arabistan'in İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesi ile ilgili Suudi Arabistan'dan açıklama geldi.
"KAVGA ÇIKMIŞ"
Yapılan açıklamada, Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi için bir şüphelinin İstanbul'a gittiğinin tespit edildiği belirtildi. Ayrıca konsoloslukta Kaşıkçı ile bazı kişiler arasında kavga çıktığı da belirtildi.
"CİNAYETİ ÖRTBAS ETMEYE ÇALIŞMIŞLAR"
Arabistan'dan yapılan açıklamada 18 kişi hakkında soruşturmanın sürdürüldüğü vurgulanırken cinayet şüphelilerinin cinayeti örtbas etmeye çalıştığı belirtildi. Suudiler, şüphelilerin kendi ülkelerinde yargılanacağını vurgularken gerçeklerin kamuoyu ile paylaşılacağını dile getirdiler.
2 EKİM'DE BAŞKONSOLOSLUKTA KAYBOLMUŞTU
Washington Post yazarı, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Levent'teki Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na 2 Ekim'de girdikten sonra kaybolmasıyla ilgili sır perdesi tam 18 gün sonra aralandı. 5 ay önce tanıştığı Türk nişanlısıyla evlenebilmek için gerekli evrakları almaya gittiği konsolosluk binasında sırra kadem basan Cemal Kaşıkçı'nın öldüğünü Suudi Arabistan yönetimi 'gece yarısı' açıklamasıyla duyurdu.
''ARBEDEDE ÖLDÜ''
Suudi Arabistan'ın Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın planlı bir cinayet sonucu öldüğü değil, "yaşanan arbede sonucu öldüğü" ifadesi dikkati çekti.
Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçiliği, Suudi Dışişleri Bakanlığının gazeteci Kaşıkçı'nın öldürülmesine ilişkin yaptığı açıklamanın Türkçesini paylaştı.
''ŞÜPHELİLER ÖRTBAS ETMEYE ÇALIŞTI''
Açıklamada, "Cemal Kaşıkçı ile şüphelilerin bazıları arasında kavga çıkmış ve elle arbede meydana gelerek olay büyümüş ve vatandaş Kaşıkçı'nın vefat etmesine neden olmuştur. Bu olayın akabinde şüpheliler olayı kapatarak örtbas etmeye çalışmışlardır." iddiası yer aldı.
Suudi yetkililerin yaptığı ön soruşturmalar neticesinde Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğunda bulunduğu sırada kendisi ile şüpheliler arasında cereyan eden görüşmenin "istenilen yönde gerçekleşmediği ve olumsuz bir şekilde geliştiğinin" belirlendiği öne sürüldü.
Kaşıkçı'nın kaybolma davasını Suudi Arabistan Krallığı yetkili makamlarının yakından takip ettiği ve konuyla ilgili gerçeklerin ortaya çıkarılması için gerekli işlemlerin başlatıldığı savunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
TÜRK-SUUDİ İŞ BİRLİĞİ
"Bu çerçevede ve tüm gerçeklerin ortaya çıkarılmasını teminen Krallık, 6 Ekim 2018'de soruşturma başlatmak ve Türk meslektaşlarıyla iş birliği yapmak üzere Türkiye'ye bir güvenlik ekibi göndermiş akabinde Suudi Arabistan Krallığı ile kardeş Türkiye Cumhuriyeti arasında ortak güvenlik komisyonu kurularak Türk güvenlik yetkililerinin Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu ile Başkonsolos rezidansına girişine izin vermiştir."
Bu bağlamda söz konusu açıklamada, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz'in talimatı doğrultusunda Başsavcılık tarafından Türk tarafının ortak güvenlik grubuna bildirdiği bazı şüpheliler hakkında olayla ilgili bilgi veya ilişkilerinin olup olmadığının tespiti için soruşturma başlatıldığı hatırlatıldı. Açıklamada, "Daha önce güvenlik makamlarına iletilen bilgiler vatandaşımız Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluk binasından ayrıldığına işaret etmekteydi." iddiası yer aldı.
BİR ŞÜPHELİ KAŞIKÇI İÇİN İSTANBUL'A GELDİ
"Çok açık ve net bir şekilde" olayın aydınlatılması ve gerçeklerin ortaya çıkarılmasının gerekliliği doğrultusunda devletin verdiği talimatları yerine getirmek amacıyla Suudi Başsavcılığının ön soruşturma başlattığına dikkat çekilen açıklamada, "Ön soruşturmanın neticesinde, Cemal Kaşıkçı'nın ülkesine dönebileceğine dair bazı bulguların bulunduğundan, şüphelinin Cemal Kaşıkçı ile görüşmek üzere İstanbul'a gittiği tespit edilmiştir." denildi.
18 SUUDİ GÖZALTINA ALINDI
"Bu olay çerçevesinde gözaltına alınan 18 Suudi vatandaşı ile yapılan soruşturmalar devam ederken, Suudi Arabistan Krallığı olay neticesinde yaşanan bu acı gelişmelerden dolayı derin üzüntü duyduğunu belirtmektedir. (Krallık) Ayrıca Suudi ilgili makamlarının bu olayla ilgili gerçeklerin kamuoyuna açıklanacağını ve olaya karışan suçluların tümünün cezalandırılması için Suudi Arabistan'da bulunan ilgili mahkemelere intikal ettirileceğini vurgular."