Terör örgütü PKK mensuplarının kazdığı hendek, kurduğu barikat ve tuzakladığı patlayıcılar yüzünden 14 Mart’ta ilan edilen sokağa çıkma yasağının Abdulkadir Paşa, Zeynel Abidin ve Kışla mahallelerinde sürdüğü Nusaybin ilçesinde, 3 bin bina yıkıldı. Terör, ilçedeki camileri de hedef alırken, tuzaklanan patlayıcılar yüzünden, Seyitler, Mele Osman, Mele Musa ve Paşa camileri kullanılamaz hale geldi, çok sayıda cami ve ibadethane de zarar gördü. Vatandaşlar, ibadethanelerin hedef alınmasına bir kez daha tepki gösterdi.
“Camilerin onarılmasını istiyoruz”
Süleyman Can adlı vatandaş, camilerin tahrip edilmesine karşı olduklarını belirterek, “Camiler bizim kırmızıçizgimizdir. Bu ibadet yeridir, bu Kur’an yeridir, bu çocukların dini eğitim gördüğü yeridir. Biz bunları böyle görüyoruz. Tekrar bu camilerin tadilatlarının ve onarılmasını istiyoruz” dedi.
Ekrem Miroğlu, ibadethanelere zarar verilmesinin kabul edilemez olduğunu anlatarak, “Neden hep camilere saldırı oluyor. Neden diğer taraflara olmuyor, sadece camilere oluyor. Biz bunları kesinlikle kabul edilecek bir durum olarak görmüyoruz. Bunu daha önce de 6-8 Ekim olaylarında görmüştük. Halkın değerlerine dokunulmamalı. Bunları yapanları kınıyoruz” diye konuştu.
“Çatışmalar ibadethanelere de zarar veriyor”
Hüda-Par İlçe Başkan Yardımcısı Seyfettin Ağırman ise bölgede 35 yıldır devam eden çatışmaların ibadethanelerin de zarar görmesine neden olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
“Nusaybin’e giriş yaptığınız zaman bazı ibadet hanelerin tabelalarını görürsünüz. Maalesef bölgemizde olan bu çatışmalar nedeniyle birçok ibadethane tahrip olmuştur. Ama özellikle şunu belirtmek istiyorum, diğer ibadethanelere dokunulmamıştır. Bunun bir örneğini Diyarbakır’da gördük. Kurşunlu Camii’nin yanmasına kimse tepki göstermemişti ancak bir kilisenin duvarının hafif bir şekilde tahrip olması insanları ayağa kaldırmıştı. Biz tüm ibadethanelere saygı gösterilmesini bekliyoruz.”