Armağan Yıldız (43), 2006 yılında eşinin Suudi Arabistan'a çalışmaya gittiğini, o günden bu yana da kendilerine hiçbir desteğinin bulunmadığını, arayıp sormaması üzerine 3 çocukla ortada kaldığını ve bunun üzerine Samandağ ilçesinden Antakya'daki babasının tek odalı evine taşındığını ifade etti.
Tek odalı evde iki kardeşi, babası ve üç çocuğuyla bugüne kadar birlikte yaşadıklarını belirten Armağan Yıldız, "7 kişi aynı yerde yatıyorduk. Bütün olumsuzluklara rağmen sıcak bir yuvamız vardı, ancak bu evin çatısı çöktü ve artık yaşanmaz hale geldi. Çocuklarımla babamın emekli maaşıyla sadece inşaatını yapabildiği, sıvası olmayan, pencere ve kapısı takılmayan, tuvalet ve banyosuz bu inşaata gelmek zorunda kaldık. Üç çocuğumla burada kendimize bir yaşam alanı oluşturduk. Sıcak yaz günlerinde burada kalmak çok sorun olmuyordu, ama şimdi havalar soğumaya başladı. Çocuklarımla soğuk yerde kalıyoruz, her taraf açık. Bu şartlarda çocuklarımın ders çalıştığını görmek beni çok üzüyor. Tek isteğim çocuklarımın okuyup, kendilerini en iyi şekilde yetiştirmesi, ama bu şartlarda çok zor. En azından çocuklarımın ders çalışabileceği, uyuyabileceği sıcak bir oda bile yeterli, ama bunu yapabilecek gücümüz yok" dedi.
Çocuklarının iyi bir eğitim görmesi için elinden geleni yaptığı belirten Yıldız, "Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'ndan aylık yaklaşık 400 lira maddi destek alıyoruz. Çocuğumun ikisi evimize uzak noktada okula gidiyor. Verilen destek sadece onların yol paralarına yetebiliyor" diye konuştu.
Hayallerinin büyük olduğunu belirten lise son sınıf öğrencisi Yağmur Yıldız da sıvasız bir inşaatta, soğukta yaşamaya çalıştıklarını ve bu şartlarda eğitimlerini sürdürdüklerini ifade ederek, "Kardeşlerim Mehmet Ali ve Sara ile burada derslerimizde birbirimize destek olmaya çalışıyoruz. İmkansızlıklar nedeniyle kendi çabalarımla üniversite sınavına hazırlanıyorum. 4 ay sonra sınav var ve ne olacağını hiç bilmiyorum. İmkansızlıklar nedeniyle dershaneye gidemedim. Kendi çabamla bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Tek dileğim bir an önce üniversiteyi kazanıp meslek sahibi olmak. Annemin kendini güçlü hissetmesini de istiyorum, çünkü o bize hem annelik hem babalık yapıyor. Annemin, 'kızlarımı tek başıma okuttum' diyebilmesi ve bizimle gururlanması için çabalıyorum" dedi.