Kaleci Volkan Demirel'in takıma dönmesi konusunda, affedilmesinden çok, yayılan spekülasyonlar gündem yarattı. Çeşitli iddialar ortaya atıldı ancak olayın perde arkasında, duygusallık, karşılık jest ve anlayış vardı. İşte adım adım Volkan Demirel'in takıma dönüş öyküsü...
Yönetim açık bir özür beklerken, Volkan'dan beklenen adım uzun süredir gelmiyordu. Her şey 28 Aralık'ta Dubai'deki bir buluşmada değişti. Burada tatilde bulunan Volkan Demirel, yeni teknik direktör Ersun Yanal ile bir araya geldi. Buluşmayı organize eden de yeni idari menajer Volkan Balli idi. Karşılıklı iyi niyetin dile getirildiği görüşmede nasıl bir yol izlenmesi gerektiği de konuşuldu.
SICAK KONUŞMA
Ardından trafik hızlandı. Volkan'in menajeri Erdinç Şehit, Hürriyet'e, "Başkan çağırırsa Volkan özrünü diler" dedi. Yeni yılın ikinci gününde Ali Koç'un karşısında Fenerbahçe kaptanı vardı. Yaşananlar masaya yatırıldı, sıcak bir konuşma gerçekleşti.
Ancak olay sadece Ali Koç ile bitmiyordu. Çünkü Fenerbahçe Başkanı, Volkan'ın daha çok başkan vekili Semih Özsoy'a saygısızlık yaptığını ve ondan özür dilemesi gerektiğini söylemişti. Aynı 2 Ocak günü Volkan Demirel, Semih Özsoy'un odasındaydı. Özsoy kapıda karşıladı. "Buraya kadar gelen adamın özür dilemesine gerek yok" diyerek boynuna sarıldı. Konu çözülmüştü.
'SEN NASIL İSTERSEN!'
Bu görüşmeler sonrası yönetim kanadı, kararı Volkan'a bıraktı. Tecrübeli futbolcuya, "Biz baskı kurmayalım. Sen ister takıma dön, ister bu forma altında futbolu bırak, istersen de başka takıma git" mesajı verildi.
Günün sonunda Volkan'ın kafasında da her şey netleşmişti. Önce yazılı bir açıklama yapmak istedi. Ancak bunu yönetimin dikte ettiği anlaşılır diye vazgeçti. İdman sahasında basına konuşmaya karar verdi.
YAĞMUR BAŞLAYINCA...
Ve 3 Ocak günü Volkan kamuoyu önünde özür dileyerek takıma dönmek üzere bir süredir çalıştığı Dereağzı'ndaki idman sahasında gazetecilerin karşısına çıktı. Sahada konuşacaktı ama yağmur başlayınca içeri geçildi. Sosyal medyada, "Fenerbahçe kaptanı böyle bir mekanda mı basın toplantısı yapar" diye eleştirilen görüntüler bu ani değişiklik sonrası ortaya çıktı.
Sarı lacivertli kulüpten hiçbir resmi görevli toplantıya katılmadı. Yine, Volkan'a baskı yapıldığı gibi bir algı oluşmasından kaçınılmıştı.
Yönetim açık bir özür beklerken, Volkan'dan beklenen adım uzun süredir gelmiyordu. Her şey 28 Aralık'ta Dubai'deki bir buluşmada değişti. Burada tatilde bulunan Volkan Demirel, yeni teknik direktör Ersun Yanal ile bir araya geldi. Buluşmayı organize eden de yeni idari menajer Volkan Balli idi. Karşılıklı iyi niyetin dile getirildiği görüşmede nasıl bir yol izlenmesi gerektiği de konuşuldu.
SICAK KONUŞMA
Ardından trafik hızlandı. Volkan'in menajeri Erdinç Şehit, Hürriyet'e, "Başkan çağırırsa Volkan özrünü diler" dedi. Yeni yılın ikinci gününde Ali Koç'un karşısında Fenerbahçe kaptanı vardı. Yaşananlar masaya yatırıldı, sıcak bir konuşma gerçekleşti.
Ancak olay sadece Ali Koç ile bitmiyordu. Çünkü Fenerbahçe Başkanı, Volkan'ın daha çok başkan vekili Semih Özsoy'a saygısızlık yaptığını ve ondan özür dilemesi gerektiğini söylemişti. Aynı 2 Ocak günü Volkan Demirel, Semih Özsoy'un odasındaydı. Özsoy kapıda karşıladı. "Buraya kadar gelen adamın özür dilemesine gerek yok" diyerek boynuna sarıldı. Konu çözülmüştü.
'SEN NASIL İSTERSEN!'
Bu görüşmeler sonrası yönetim kanadı, kararı Volkan'a bıraktı. Tecrübeli futbolcuya, "Biz baskı kurmayalım. Sen ister takıma dön, ister bu forma altında futbolu bırak, istersen de başka takıma git" mesajı verildi.
Günün sonunda Volkan'ın kafasında da her şey netleşmişti. Önce yazılı bir açıklama yapmak istedi. Ancak bunu yönetimin dikte ettiği anlaşılır diye vazgeçti. İdman sahasında basına konuşmaya karar verdi.
YAĞMUR BAŞLAYINCA...
Ve 3 Ocak günü Volkan kamuoyu önünde özür dileyerek takıma dönmek üzere bir süredir çalıştığı Dereağzı'ndaki idman sahasında gazetecilerin karşısına çıktı. Sahada konuşacaktı ama yağmur başlayınca içeri geçildi. Sosyal medyada, "Fenerbahçe kaptanı böyle bir mekanda mı basın toplantısı yapar" diye eleştirilen görüntüler bu ani değişiklik sonrası ortaya çıktı.
Sarı lacivertli kulüpten hiçbir resmi görevli toplantıya katılmadı. Yine, Volkan'a baskı yapıldığı gibi bir algı oluşmasından kaçınılmıştı.