Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, göreve geldikleri 2012 yılından bu yana bütün kulüplere eşit mesafede duran, her türlü desteği veren, UEFA'da tüm takımların haklarını arayan bir federasyon olarak kulüplerin desteği ve güveniyle bir yılı daha tamamlamanın heyecanını yaşadıklarını söyledi.
Demirören, TFF Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, bir sezonu daha bitirdiklerini belirterek, "Kimimiz sevindik, kimimiz üzüldük. Fair play ruhunu yücelten tüm kulüplerimizi kutluyor, şampiyon takımlarımızı tebrik ediyorum. Liglerden düşme talihsizliği yaşayan kulüplerimizin üzüntülerine ortak oluyor, yeni sezonda tüm takımlarımıza başarılar diliyorum." dedi.
Acısıyla tatlısıyla geride kalan sezonun herkeste önemli izler bıraktığını vurgulayan Demirören, "40 yılda bir görülecek, keyifli bir sezon yaşadık. Rekabetin, heyecanın son haftaya dek sürmesi ligimize ayrı bir renk getirdi. Federasyonumuz tüm kurulları ile adaletli bir sezon için maksimum gayreti gösterdi. Kurullarımıza daima güvendik, güvenmeye de devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"Futbol ailesinde güven sorunu var"
Yıldırım Demirören, hiç hak etmedikleri eleştiriler aldıklarını savunarak, en büyük sorunun her sezon olduğu gibi yine hakemlerin niyetinin, kurulların aldığı kararların sorgulanması olduğunu belirtti.
Eleştiriye açık olduklarını, hataları varsa da düzelteceklerini ancak "komplo teorilerine" kapalı olduklarının altını çizen Demirören, şöyle konuştu:
"Sezon boyunca görüldü ki futbol iklimimiz sert, büyük bir güven sorunu yaşıyoruz. Bu durum federasyonumuzla ilgili değil, aslında futbol ailesi birbirine karşı güven sorunu yaşıyor. Oysa çok önemli bir süreç yaşayacağız. Hem ülkemizin hem futbolumuzun bu dönemde omuz omuza vermeye ihtiyacı var. Özellikle 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı (EURO 2024) ülkemize almak için kenetlenmemiz şart. Bir yıl içinde 2019 UEFA Süper Kupa'dan sonra 2020 Şampiyonlar Ligi finalini de aldık. Herkesin rüyasında olan bu finaller gösterdi ki, Türkiye UEFA'nın çok önemli bir organizasyon partneri. İki Avrupa finaline iki yıl içinde ev sahipliği yapmak dünyada kaç federasyona nasip olabilir. Bu başarı federasyonumuz için, ülkemiz için büyük onur ve gurur. Türkiye'ye güvenin çok açık bir göstergesi."
Demirören, EURO 2024 ile tarihi bir adım atacaklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Tek hedefimiz Cumhuriyetimizin 101. yılını EURO 2024 ile taçlandırmak. Bu yolda çok emek verdik, 2024'ü hak ettik. Bir yıllık süreçte çok önemli çalışmalar yaptık. UEFA'ya güçlü bir dosya sunduk. Devletimizin verdiği garantiler, 92 bin kişilik yeni Olimpiyat Stadımız, Ankara'da inşa edilecek yeni futbol mabedi, 2024 hatıra ormanı, ulaşım imkanlarımız bize finalleri getirecek. Hükümetimizin inşa ettiği genç stadyumlar bize büyük güç veriyor. Avrupa futboluna yeni heyecan katacağız. Buna ülkece hazırız. Gerek halkımız, gerek ligimizde oynayan yabancı oyuncularımız, gerek Avrupalı dostlarımız, 2024'ün Türkiye'ye verilmesini gönülden destekliyor. UEFA, ülkemizin futbol aşkına, organizasyon gücüne güveniyor. Dört saatlik bir uçuşla bir milyardan fazla insanın rahatça ulaşabileceği bir coğrafi ayrıcalığa sahibiz. Avrupa'nın en iyi milli takımlarını Afrika ve Asya ile buluşturmak istiyoruz. Biz 1 oyla ev sahipliğini kaybettiğimizde bile muazzam bir Avrupa Futbol Şampiyonası düzenleme idealimizden asla vazgeçmedik. Şimdi de Avrupa futbolu için en iyi turnuvayı düzenleme sözü veriyoruz."
Verdikleri sözü tutacaklarını dile getiren Demirören, "Bu sözü Avrupa futbolunun gelişimi için veriyoruz. Bu sözü yaş ortalaması 28,7 olan halkımıza, gelecek nesillere ilham kaynağı sunmak için veriyoruz. İnanıyoruz ki şimdi sıra bizde. Futbol tutkumuzu bütün Avrupa ile paylaşmak istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Türk futbolu artık Avrupa Şampiyonası ile taçlanmalı"
UEFA Başkanı Aleksander Ceferin ve yönetim kurulu üyelerine saygılarını ve teşekkürlerini ileten Demirören, "Bizi UEFA'da başarıyla temsil eden başta Sayın Servet Yardımcı ve UEFA kurullarında yer alan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Hep birlikte bu başarıları kutlamayı ümit ediyor, sizlerin değerli desteklerinizi bekliyoruz." diye görüşlerini aktardı.
Türk futbolunda herkesin önüne 100. yıl hedefi koyması gerektiğine değinen Yıldırım Demirören, şu ifadeleri kullandı:
"Beş yıllık planlamalarla, Cumhuriyetimizin 100. yılında borçsuz Türk futbolu, turnuvaların gediklisi milli takım, Avrupa'da çeyrek finaller, yarı finaller, finaller oynayan takımlar kurmalıyız. Yayın geliri 1 milyar doları aşan, tribünleri hınca hınç dolan, futbolu çocuğuyla, kadınıyla festivale dönüştüren istikrarlı bir futbol ortamı sağlamalıyız. Biz federasyon olarak mali anlamda 95 yıllık tarihimizin en güçlü dönemini yaşıyoruz. Beş yılda hedefimiz, 15 olan sponsor sayımızı 25'lere çıkarmak, 700 milyonu aşan gelirimizi 1,5 milyar liraya yükseltmek. Eğitimci, antrenör, futbolcu, tesis, altyapı gücümüze güç katmak. Siz kulüplerimizin de yeni düzenlemelerle hızla düzlüğe çıkacağına inanıyorum. Belki kulüp borçları 7-8 milyarları buldu ama bugün şampiyon olan takımımızın yıllık geliri 700 milyonu, ligden düşen bir takımımızın geliri 100 milyonu aşıyor."
Gelirleri katlamanın sadece marka değerini yükseltmekle mümkün olacağının altını çizen Demirören, şunları söyledi:
"Oysa biz futbol ailesi kendimizi adeta aşağı çekiyoruz. Maçların ardından sıcağı sıcağına yaptığınız açıklamalar, kulüplerinizi korumak adına eylemleriniz, taraftarlarınızı belki mutlu ediyor ama futbola zarar veriyor. Her açıklama, her söz, her girişim 700 milyon avroyu bulan ve daha da büyümeye hazır futbol ekonomimizi yaralıyor. Öncelikle Türk futboluna sahip çıkmamız lazım. Çünkü futbol artık bir endüstri, bu da bizim ürünümüz. Siz yöneticilerimize, hocalarımıza, futbolcularımıza yıllardır olduğu gibi, şu çağrılarda bulunmak istiyorum; lütfen artık dizayn, operasyon, kaos, art niyet, organizasyon kelimelerini Türk futbol literatüründen çıkartalım. Unutmayalım, futbolun gıdası fair play'dir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği gibi fair play lafta kalmasın. Ahlaklı spor, temiz tribün, sadık taraftar, sağduyulu yönetici sloganımız olsun. Centilmenlik ilkemiz, adalet isterken adil olmak ölçümüz, rakibe saygı rehberimiz olsun."
"Biz sessiz bir devrime imza atıyoruz"
Başkan Demirören, saygı ve değerlerin kaybedilmesi halinde kaosun bitmeyeceğini vurgulayarak, "Bizim federasyon olarak gayemiz tek, Türk futbolunda huzur ve barış ortamını sağlamak. Naklen yayın gelirlerinde ulaşılan göz kamaştırıcı nokta ve profesyonel hakemlik derken şimdi de Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemi ile önemli bir adım atıyoruz. Gönül ister ki futbolumuzda suni kaos ortamını ve güven sorununu, yeni sezonda sizlerin isteği ve tam desteğiyle uygulanacak VAR sistemi çözsün." ifadelerini kullandı.
VAR sistemi çalışmalarında sona geldiklerini dile getiren Demirören, "Spor Toto 1. Lig play-off finallerinde VAR sistemini uyguladık ve yeni sezona hazırız. Eminim VAR'ın en büyük koruyucuları sizler olacaksınız ancak devre arası MHK seminerinde ifade ettim, VAR kapsamındaki 4 pozisyonu 14 pozisyona çıkartır, sahanın her yerinde olan pozisyonları tartışmaya açarsak VAR'ı doğmadan öldürürüz. Bu yine kaosu, çözümsüzlüğü doğurur ki, bu Türk futboluna zarar verir." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni dönemde yeni projelerin hizmete geçeceğini belirten Demirören, şunları kaydetti:
"Riva, Avrupa futbol merkezi oldu. Her sene onlarca FIFA, UEFA ve ülke federasyonlarından ziyaretler oluyor. FIFA, Futbol Zirvesi'ni İstanbul'da düzenledi. Sadece son bir yılda başta FIFA Başkanı Gianni Infantino, UEFA yöneticileri, İrlanda, Hollanda, İsveç, Katar, Fas, İran, ABD, Meksika, Kanada Federasyonlarının başkan, temsilci ve heyetlerini ağırladık. Tesislerimizle ilgili mükemmel geri dönüşler aldık. Biliyorsunuz, futbol vadimiz daha da büyüyor. İkinci tesisimizi bir yıl içinde tamamlayacağız. Gelecek yıllarda eşsiz güzellikteki yeni yuvamızda 700 kişilik salonlarımızda organizasyonlar yapacağız. Bütün Avrupa'yı ağırlayacağımız yeni merkezimiz, EURO 2024 hazırlıklarımızın da kalbi olacak. İddialı şekilde söylemek isterim ki, federasyonumuzu dünyanın cazibe merkezi haline getirdik. İnanıyorum ki, Türk futbolu bu gücünün yanına istikrarlı milli takımları, ekonomik sorunlarını çözmüş kulüpleri, Dünya Kupası finallerine göndereceği daha fazla Cüneyt Çakırları ile dünyada daha fazla söz sahibi olacak."
Hedeflerin hepsini başaracaklarını vurgulayan Demirören, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yeter ki biz futbol ailesi olarak bu salonda gösterdiğimiz birlik ve beraberliği statlarımızda da gösterelim. Futbol ortak dildir. EURO 2024 sloganımızda da çağrı yaptığımız gibi, gelin yeni sezonlarda güzel futbolu birlikte paylaşalım. Huzur içinde yaşadığımız ramazan ayının sizlere, kurumlarınıza ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Bana ve yol arkadaşlarıma duyduğunuz güven için bir kez daha sizlere teşekkür ediyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum."
Demirören, TFF Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, bir sezonu daha bitirdiklerini belirterek, "Kimimiz sevindik, kimimiz üzüldük. Fair play ruhunu yücelten tüm kulüplerimizi kutluyor, şampiyon takımlarımızı tebrik ediyorum. Liglerden düşme talihsizliği yaşayan kulüplerimizin üzüntülerine ortak oluyor, yeni sezonda tüm takımlarımıza başarılar diliyorum." dedi.
Acısıyla tatlısıyla geride kalan sezonun herkeste önemli izler bıraktığını vurgulayan Demirören, "40 yılda bir görülecek, keyifli bir sezon yaşadık. Rekabetin, heyecanın son haftaya dek sürmesi ligimize ayrı bir renk getirdi. Federasyonumuz tüm kurulları ile adaletli bir sezon için maksimum gayreti gösterdi. Kurullarımıza daima güvendik, güvenmeye de devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"Futbol ailesinde güven sorunu var"
Yıldırım Demirören, hiç hak etmedikleri eleştiriler aldıklarını savunarak, en büyük sorunun her sezon olduğu gibi yine hakemlerin niyetinin, kurulların aldığı kararların sorgulanması olduğunu belirtti.
Eleştiriye açık olduklarını, hataları varsa da düzelteceklerini ancak "komplo teorilerine" kapalı olduklarının altını çizen Demirören, şöyle konuştu:
"Sezon boyunca görüldü ki futbol iklimimiz sert, büyük bir güven sorunu yaşıyoruz. Bu durum federasyonumuzla ilgili değil, aslında futbol ailesi birbirine karşı güven sorunu yaşıyor. Oysa çok önemli bir süreç yaşayacağız. Hem ülkemizin hem futbolumuzun bu dönemde omuz omuza vermeye ihtiyacı var. Özellikle 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı (EURO 2024) ülkemize almak için kenetlenmemiz şart. Bir yıl içinde 2019 UEFA Süper Kupa'dan sonra 2020 Şampiyonlar Ligi finalini de aldık. Herkesin rüyasında olan bu finaller gösterdi ki, Türkiye UEFA'nın çok önemli bir organizasyon partneri. İki Avrupa finaline iki yıl içinde ev sahipliği yapmak dünyada kaç federasyona nasip olabilir. Bu başarı federasyonumuz için, ülkemiz için büyük onur ve gurur. Türkiye'ye güvenin çok açık bir göstergesi."
Demirören, EURO 2024 ile tarihi bir adım atacaklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Tek hedefimiz Cumhuriyetimizin 101. yılını EURO 2024 ile taçlandırmak. Bu yolda çok emek verdik, 2024'ü hak ettik. Bir yıllık süreçte çok önemli çalışmalar yaptık. UEFA'ya güçlü bir dosya sunduk. Devletimizin verdiği garantiler, 92 bin kişilik yeni Olimpiyat Stadımız, Ankara'da inşa edilecek yeni futbol mabedi, 2024 hatıra ormanı, ulaşım imkanlarımız bize finalleri getirecek. Hükümetimizin inşa ettiği genç stadyumlar bize büyük güç veriyor. Avrupa futboluna yeni heyecan katacağız. Buna ülkece hazırız. Gerek halkımız, gerek ligimizde oynayan yabancı oyuncularımız, gerek Avrupalı dostlarımız, 2024'ün Türkiye'ye verilmesini gönülden destekliyor. UEFA, ülkemizin futbol aşkına, organizasyon gücüne güveniyor. Dört saatlik bir uçuşla bir milyardan fazla insanın rahatça ulaşabileceği bir coğrafi ayrıcalığa sahibiz. Avrupa'nın en iyi milli takımlarını Afrika ve Asya ile buluşturmak istiyoruz. Biz 1 oyla ev sahipliğini kaybettiğimizde bile muazzam bir Avrupa Futbol Şampiyonası düzenleme idealimizden asla vazgeçmedik. Şimdi de Avrupa futbolu için en iyi turnuvayı düzenleme sözü veriyoruz."
Verdikleri sözü tutacaklarını dile getiren Demirören, "Bu sözü Avrupa futbolunun gelişimi için veriyoruz. Bu sözü yaş ortalaması 28,7 olan halkımıza, gelecek nesillere ilham kaynağı sunmak için veriyoruz. İnanıyoruz ki şimdi sıra bizde. Futbol tutkumuzu bütün Avrupa ile paylaşmak istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Türk futbolu artık Avrupa Şampiyonası ile taçlanmalı"
UEFA Başkanı Aleksander Ceferin ve yönetim kurulu üyelerine saygılarını ve teşekkürlerini ileten Demirören, "Bizi UEFA'da başarıyla temsil eden başta Sayın Servet Yardımcı ve UEFA kurullarında yer alan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Hep birlikte bu başarıları kutlamayı ümit ediyor, sizlerin değerli desteklerinizi bekliyoruz." diye görüşlerini aktardı.
Türk futbolunda herkesin önüne 100. yıl hedefi koyması gerektiğine değinen Yıldırım Demirören, şu ifadeleri kullandı:
"Beş yıllık planlamalarla, Cumhuriyetimizin 100. yılında borçsuz Türk futbolu, turnuvaların gediklisi milli takım, Avrupa'da çeyrek finaller, yarı finaller, finaller oynayan takımlar kurmalıyız. Yayın geliri 1 milyar doları aşan, tribünleri hınca hınç dolan, futbolu çocuğuyla, kadınıyla festivale dönüştüren istikrarlı bir futbol ortamı sağlamalıyız. Biz federasyon olarak mali anlamda 95 yıllık tarihimizin en güçlü dönemini yaşıyoruz. Beş yılda hedefimiz, 15 olan sponsor sayımızı 25'lere çıkarmak, 700 milyonu aşan gelirimizi 1,5 milyar liraya yükseltmek. Eğitimci, antrenör, futbolcu, tesis, altyapı gücümüze güç katmak. Siz kulüplerimizin de yeni düzenlemelerle hızla düzlüğe çıkacağına inanıyorum. Belki kulüp borçları 7-8 milyarları buldu ama bugün şampiyon olan takımımızın yıllık geliri 700 milyonu, ligden düşen bir takımımızın geliri 100 milyonu aşıyor."
Gelirleri katlamanın sadece marka değerini yükseltmekle mümkün olacağının altını çizen Demirören, şunları söyledi:
"Oysa biz futbol ailesi kendimizi adeta aşağı çekiyoruz. Maçların ardından sıcağı sıcağına yaptığınız açıklamalar, kulüplerinizi korumak adına eylemleriniz, taraftarlarınızı belki mutlu ediyor ama futbola zarar veriyor. Her açıklama, her söz, her girişim 700 milyon avroyu bulan ve daha da büyümeye hazır futbol ekonomimizi yaralıyor. Öncelikle Türk futboluna sahip çıkmamız lazım. Çünkü futbol artık bir endüstri, bu da bizim ürünümüz. Siz yöneticilerimize, hocalarımıza, futbolcularımıza yıllardır olduğu gibi, şu çağrılarda bulunmak istiyorum; lütfen artık dizayn, operasyon, kaos, art niyet, organizasyon kelimelerini Türk futbol literatüründen çıkartalım. Unutmayalım, futbolun gıdası fair play'dir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği gibi fair play lafta kalmasın. Ahlaklı spor, temiz tribün, sadık taraftar, sağduyulu yönetici sloganımız olsun. Centilmenlik ilkemiz, adalet isterken adil olmak ölçümüz, rakibe saygı rehberimiz olsun."
"Biz sessiz bir devrime imza atıyoruz"
Başkan Demirören, saygı ve değerlerin kaybedilmesi halinde kaosun bitmeyeceğini vurgulayarak, "Bizim federasyon olarak gayemiz tek, Türk futbolunda huzur ve barış ortamını sağlamak. Naklen yayın gelirlerinde ulaşılan göz kamaştırıcı nokta ve profesyonel hakemlik derken şimdi de Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemi ile önemli bir adım atıyoruz. Gönül ister ki futbolumuzda suni kaos ortamını ve güven sorununu, yeni sezonda sizlerin isteği ve tam desteğiyle uygulanacak VAR sistemi çözsün." ifadelerini kullandı.
VAR sistemi çalışmalarında sona geldiklerini dile getiren Demirören, "Spor Toto 1. Lig play-off finallerinde VAR sistemini uyguladık ve yeni sezona hazırız. Eminim VAR'ın en büyük koruyucuları sizler olacaksınız ancak devre arası MHK seminerinde ifade ettim, VAR kapsamındaki 4 pozisyonu 14 pozisyona çıkartır, sahanın her yerinde olan pozisyonları tartışmaya açarsak VAR'ı doğmadan öldürürüz. Bu yine kaosu, çözümsüzlüğü doğurur ki, bu Türk futboluna zarar verir." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni dönemde yeni projelerin hizmete geçeceğini belirten Demirören, şunları kaydetti:
"Riva, Avrupa futbol merkezi oldu. Her sene onlarca FIFA, UEFA ve ülke federasyonlarından ziyaretler oluyor. FIFA, Futbol Zirvesi'ni İstanbul'da düzenledi. Sadece son bir yılda başta FIFA Başkanı Gianni Infantino, UEFA yöneticileri, İrlanda, Hollanda, İsveç, Katar, Fas, İran, ABD, Meksika, Kanada Federasyonlarının başkan, temsilci ve heyetlerini ağırladık. Tesislerimizle ilgili mükemmel geri dönüşler aldık. Biliyorsunuz, futbol vadimiz daha da büyüyor. İkinci tesisimizi bir yıl içinde tamamlayacağız. Gelecek yıllarda eşsiz güzellikteki yeni yuvamızda 700 kişilik salonlarımızda organizasyonlar yapacağız. Bütün Avrupa'yı ağırlayacağımız yeni merkezimiz, EURO 2024 hazırlıklarımızın da kalbi olacak. İddialı şekilde söylemek isterim ki, federasyonumuzu dünyanın cazibe merkezi haline getirdik. İnanıyorum ki, Türk futbolu bu gücünün yanına istikrarlı milli takımları, ekonomik sorunlarını çözmüş kulüpleri, Dünya Kupası finallerine göndereceği daha fazla Cüneyt Çakırları ile dünyada daha fazla söz sahibi olacak."
Hedeflerin hepsini başaracaklarını vurgulayan Demirören, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yeter ki biz futbol ailesi olarak bu salonda gösterdiğimiz birlik ve beraberliği statlarımızda da gösterelim. Futbol ortak dildir. EURO 2024 sloganımızda da çağrı yaptığımız gibi, gelin yeni sezonlarda güzel futbolu birlikte paylaşalım. Huzur içinde yaşadığımız ramazan ayının sizlere, kurumlarınıza ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Bana ve yol arkadaşlarıma duyduğunuz güven için bir kez daha sizlere teşekkür ediyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum."