Yaparak Yaşayarak Öğrenme
Yaparak Yaşayarak Eğitim
Sevgili okurlarım bundan önceki yazılarımda bilim ve bilimsel eğitimin önemini çok yönlü, yazarak anlatmaya çalıştırıştım. Son olarak söylemek istediğim, ülkemizde bireylerin eğitiminde öncelikli olarak yaparak-yaşayarak, AR-GE ve deneyler sonucu öğrenme uygulamasının yeterli düzeyde olamadığını gözlemlemekteyim.
Şöyle ki ülkemizde, yaparak öğrenme yeterli düzeyde yapılmamaktadır. Bu söylemimin örneği, ülkemizin gelişmiş ülkeler kadar gelişmediğini söyleyebilirim. Nedeni açık olarak orta yerde görülmektedir. Çünkü ülkemizdeki eğitim yazboza çevrildiği kadar, AR-GE birimleri az olduğu ve gerekli olan laboratuvar olmadığı ve kurulmasına da önem verilemediği kanaatindeyim.. Böyle olunca da öğretmenlerimiz ve bilim insanlarımız, okuttukları öğrencilerine yeteri kadar faydalı olamamaktadırlar.
İlkokulda başlayıp silsile yoluyla bütün üst kademe okullarında okuyan öğrencilerin pek çokları bilimsel eğitimden yararlanma olanağını bulamamaktadırlar. Yanı o demektir ki ülkemizde Milli Eğitim politikaları bilim eğitimi yapılması yönünde önlem alınmadığını, alınanlarında yeterli düzeyde olmadığının bir göstergesidir. Eğer bilim eğitimi politikaları süreklilik içinde uygulamaya koyulmuş olsaydı, bugünkü içinde bulunduğumuz durum ortaya çıkmazdı.
Devletin devamlılığı, ekonomik ve sosyal gelişmelerin sürekliği bilim ve bilimsel eğitim politikalarının tutarlı olarak sürdürülmesine bağlıdır. Aksı halde, geri kalmış ülkelerin başına gelenler, bir gün bizimde başımıza gelebilir.
Sonuç olarak aklımızı başımıza alıp, eğitim politikalarını bilim ve bilimsellik çerçevesin de yeni baştan ele alarak, bireylerin düzenli ve düzeyli yetirtilmesiyle mümkün kılınabilir. Yoksa gelecek yılların daha da kötüye gideceği endişesini taşımaktayım.
Siyasi iktidarlar, hükümet politikaları icabı Milli Eğitim politikalarını değiştirmemelidirler. Ben yaptım oldubitti mantığıyla bilim ve bilimsel eğitimden uzak eğitim politikalarını uygulamaya koymaları, ülkemizin geleceğini tehlikeye atar. O nedenle milli politikaların çok uzun vadeli yapılması ve aksayan yönlerini düzeltilmesi şekliyle uygulanmalıdır. Ülkeyi hangi parti ve o partinin politikaları yönetirse yönetsin, Milli Eğitim Politikaları ülke menfaati gereği yazboza çevrilmez. Çevrilmemelidir de.
Demem odur ki, bireyler dinini de öğrensin, bilim ve bilimsel eğitimin içinde de olsun. Bilim ve bilimsel eğitimin temeli yaparak yaşayarak öğrenmesinden geçer.
Mürsel ADIGÜZEL
Eğitimci Yazar ve Şair
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.