Bir Kadın Neden Gider?
Hiç yüzünden biten evlilikler, çatırdayan yuvalar ve bir evin içinde iki yabancı gibi yaşayan çiftler. Bu saydıklarım sadece bir kaç tanesi. Peki, ama bir kadın neden gider? Şu kadarını söyleyeyim hiçbir kadın yuvasını bırakıp gitmek istemez. Bir evin içinde eşi ile iki yabancı gibi yaşasa da, hiç bir şey olmasa çocukları için evliliğini sürdürür kadın. Ama bir kadın senden umudunu keserse gider. Türkiye’de her 5 evlilikten neredeyse 3'ü ite kaka gider. Bunlar benim naçizane gözlemlerim. Kadının bir erkekte istediği tek şey güvendir ve son anına kadar çırpınır kadın. Sesini sevdiği adama duyurmak için. Konuşan kadından korkmayın beyler. Bir kadın sustuysa sizden ümidini kesmiştir. İşte o zaman ayrılık kaçınılmaz olur. Yoksa hiç bir kadın mutlu yuvasını bırakıp gitmek istemez. Hele de çocuğu varsa ite kaka da olsa o evliliği sürdürmek için çabalar da çabalar. Ta ki sizden ümidini, kesene kadar.
Evlilik gibi hassas bir konuda kitabı ortadan okumak lazım. Bir kadın sizden ümidini kestiyse gider evet, ama o sürece gelene kadar yaşananlar, ya bıraktığı izler onlar bir ömür boyu silinmez. Malum günümüzde ekonomik koşullar, evliliğin yara almasına neden olan sebeplerden sadece bir tanesidir. Ama bu istisnalar hariç hiç bir kadının sırf eşinin ekonomik şartları yeterli değil diye evliliğini bitirmesine neden değildir. Böyle durumlarda kadınlarda taşın altına elini sokmaktan kaçınmaz. Birçoğu aile bütçesine katkı olsun diye ek işler yapar. Kadınların gözü sandığınızdan da karadır. Ama böyle durumlarda bile kadının erkekten beklediği tek şey yine güvendir. Ama günümüzde sırtını kadına dayayan erkeklerde de yok değil. Bu işte kadını yaralayan en önemli nedenlerden biridir. Yinede sesini çıkarmaz kadın biriktirir sadece zamanını bekler. Hiç ummadığınız bir anda hesabı toptan görür ve arkasına bakmadan çekip gider. Çünkü artık o sırtındaki yükleri taşıyamaz olmuştur.
Sonra hiç bir kadın sevdiği adamı başkasıyla paylaşmak şöyle dursun, yan gözle bile kimseye baksın istemez. Güvenmek ister, ne olursa olsun, sevdiği adamın bir başkasına gitmesini bırakın, kendisinden başka bir kadına yan gözle bile bakmayacağından emin olmak ister. Kadının içine en ufak bir şüphe düşürdüyseniz, yandınız. Artık eşinizin gözü sürekli üstünüzde olacaktır. Bundan adınız kadar emin olabilirsiniz. Bu defa siz bir şey yapmasanız da çevrenizdeki insanlardan şüphe duyacaktır. Burada kadına kızmak yerine, alıp karşınıza konuşmayı deneyin. Sizin ona göstereceğiniz şefkat, bir kaç güzel söz o kadının gönlünü almanıza yetecektir. Öbür türlü zindan hayatı yaşamaya mahkumsunuzdur. Son olarak lafa gelince üç gülük dünya'da hiç bir şeye üzülmeye değmez diyoruz ya. Gerçekten de üç günlük dünya'da azıcıkta olsa mutlu olmak istiyorsanız sevdiklerinizin kıymetini bilin ve onlara sımsıkı sarılın.
Dilek Soyak
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.