15.07.2016 Asya' dan Avrupa kıtasına Boğaz Köprüsünden geçerken trafik durduruluyor. Son geçen benim galiba diye dikiz aynasından arkama baktığımda kimsenin gelmediği garibime gidiyor. Eve gelinceye kadar tek düşüncem yine bir  terör olayının olması ve karşılığında önlem alınması. Eve gelince ilk işim televizyonu açmak oluyor. 

Oda ne!  Haberler köprülerin kapatıldığını ve halkın sokağa dökülmesi gerektiğini anons ediyor. Aklıma yine terör ve iç savaş düşünceleri düşüyor. Bu sefer kimin ne yapmak istediği pek belli değil, inanasım gelmiyor. Darbe mi var, iç savaş mı, yoksa terör olayı mı?  Artık sazan gibi söylenen yalanlara balıklama atlama huyumu kaybetmişim. 

Bir kaç tanıdığımı  iktidarla ve partilerle diyaloğu olan bir kaç siyasetçiyi arıyorum. Ulaşabildiklerim darbe girişimi olduğunu ve devletin yanında olmamız gerektiğini söylüyor.  Televizyonda Cumhurbaşkanımızın sesini her kanalda merakla ararken sadece aynı görüntüler ve açıklamalar midemi bulandırıyor. Merak edip  İstanbul Vatan Caddesindeki Emniyet Müdürlüğü civarına ulaştığımda, sorduğum her soruya değişik cevaplar geliyor ve  merakım bir kat daha artıyor. Asker ile Polis' in karşı karşıya gelmesi ise üzüntümü had safhaya çıkartıyordu. İşte bu üzüntü ve merak ayrıca milliyetçi duygular beni olayların içine doğru  çekmeye başlıyordu. 

Gördüğüm olaylar ise hiç iç açıcı değil! Zavallı emir kulu askerler ne yapacağını şaşırmış, halk üstüne, üstüne saldırdıkça sadece sakin olun demekte, galyana gelmiş vatandaşı, polisle birlikte durdurmaya çalışmakta.Halbuki asker istese silahını ateşler ve halkın dağılmasını sağlayabilir. Ama hayır! Halk, Asker ve Polis zaten T.C. vatandaşı.. İnsan kardeşine kurşun sıkar mı ? Hem de suçsuz yere, hiçbir vicdan bunu kabul etmez. Neyse gördüğüm olayları anlatmak çok uzun sürer.

Yanlızzzzz......... Şu bir gerçek ki! Askerlerin yerlere uzanıp teslim olması, kollarının bağlanması, hiçbir şey yapmadıkları, karşı koymadıkları halde darp edilişleri( Bunları daha sonra televizyon kanallarında defalarca izledim) beni derinden yaraladı. İşte benim esas önemsediğim Türk askerinin bu duruma düşmesi, dış devletler arasında  itibarının ne duruma geldiği, ileride askerlerimiz için torba geçirilmiş misali dalga geçilmesi KABUL EDEMİYECEĞİM  SORUNLARDAN BİRİ ''Allah'ım askerimizi bu duruma düşürenleri bildiğin gibi yap.'' Dilerim zavallıların çektiklerinin bin katını görürler. 

İŞTE SONUÇ!

DIŞ DEVLETLERİN  İLERİDE TÜRK ASKERİ İÇİN  YAZIP SÖYLEYECEĞİ SÖZLER ????????????????????????? Duymak istemiyorummmmm.

Saygılarımla

Şehmus Çakı