Bu aralar dillerde dolaşmakta olan tecavüz olayı ve karşılığında  Kılıçdaroğlu’nun sarf ettiği sözler. Şu anda kimin haklı, kimin haksız olduğunun ispatına çalışılmaktadır.

Halbuki;  Bir vakıfta işlenen bir suç ve bunu adli makamlara taşımak için bir gayret sarf etmek gerekirken, karşı atak olarak argo kelime kullanmak (Cümleyi sarf eden kişi tarafından başka bir manada kullanıldığının söylenmiş olmasına rağmen) göz ardı edilecek kadar basit bir olay değil gibi.

Olayın mağdurlarının haklarının aranması gerekirken gündeme karşılıklı sataşmanın girmesi toplumda gruplaşmalara neden oluyor.

Kim haklı, kim haksız ?

Korunması gereken çocuklara sahip çıkılması mı? Yoksa suçu sadece bir kişiye veya mensubu olduğu bir yere  yükleme çabasında olup ilgili cümleyi kuranda mı? Bunun kararını verme yetkisi  adli mercilerde olmasına rağmen bazen her karar isteyenin istediği gibi olmuyor. Bu da toplumda  her iki tarafında kimilerince suçlu, kimilerince suçsuz olduğunu hissettiriyor. Verilen karardan tatmin olmadığımız müddetçe beyinlere kazınan bu olaylar, her ortamda mevzu açıldıkça gruplaşmaların önüne geçilemeyerek tartışmaların sonunu getirmeyecek bir hal alıyor.

Neden bizim toplumumuzda da herkes kendi hatasını kabul edip, bir diğerinden özür dileme inceliğini göstermiyor.

Mesela; 

Ben görevimi tam yerine getiremedim. Veya düşünmeden konuştum. Türkçe bazen başka manalarda da algılanabiliyor. 

“ÖZÜR DİLERİM”

Çok mu zor, bu iki kelimeyi kullanmak?

Tüm güzellikler sizlerin olsun.

Sevgilerimle

Şehmus Çakı